Eczacıbaşı'nın duygulandığı o an

A -
A +

Bir iş adamı için en büyük haz, işini başarıyla yönetmek, istihdama katkı sağlamak ve para kazanmaktır hiç şüphesiz. Fakat, daha ötesi de varmış bu duygunun. Önceki gün bizatihi şahit oldum. Ne yalan söyleyeyim, benim de boğazım düğümlendi. Önceki gün Sivas'ın Ulaş İlçesi'nde bir törene katıldım. Sadece bir törendi ama sıcak ve cıvıl cıvıldı. Eczacıbaşı Topluluğu ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği el ele verip Türkiye'deki 30 Yatılı İlköğretim Bölge Okulu (YİBO) öğrencilerini kaliteli ve temiz bir öğrenim hayatına kavuşturmak için "YİBO Hijyen Projesi"ni başlatmıştı. Ulaş Yatılı Bölge İlköğretim Okulu da bu projenin tamamlanmış bir parçası idi. Yaklaşık 200 öğrencinin öğrenim gördüğü Ulaş Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nun yemekhane ve derslik bölümleri başta olmak üzere bin 783 metrekarelik bir alanı iki ay süren bir çalışma sonunda yenilendi. Buna banyo, tuvalet ve lavabolar da dahildi. Vitra ve Artema'nın Avrupa'ya ihraç ettiği ürünlerle yenilendi hem de. Öğrenciler başta olmak üzere herkes sevinmişti tabii bu yeniliğe. Sivas Valisi Veysel Dalmaz, "Yatılı okul olmasaydı ben bugün keçi çobanıydım. Elimden tutan ve bana o imkanı sağlayan öğretmenime minnettarım" dedi törende yaptığı konuşmada. Ardından öğrenciler konuştu. Kimi dişini fırçaladığı için evde "Ne o? Yatılı okula gittin, kibarlaştın mı?" diye alaya alındığını söyledi. Kimi, "Ellerimi nasıl yıkayacağımı burada öğrendim" dedi. Sonra da büyük küçük herkes el ele verip halay çekti. Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı bu manzara karşısında fazlasıyla etkilenmişti. Birlikte geldiği kızı Esra'yı etrafını saran öğrencilerle halay çekerken görünce hepten duygulandı. Bir an gülmekle ağlamak arasında gidip geldi. Böyle bir sosyal sorumluluğu yerine getirmek nasıl bir duygu? diye sorduğumda bana, "Çok, çok güzel" diyebildi sadece ve anlatmanın imkansız olduğunu söyleyip sustu. Daha sonraki konuşmamızda, Şanlıurfa Birecik YİBO'da 360 metrekarelik bir yenileme çalışması daha olduğunu fakat, oraya gidemediğini söyleyen Bülent Eczacıbaşı, "Sosyal faaliyetler, kağıt üzerinde göründüğü gibi olmuyor. Arkadaşlar projeleri getirip götürdü ama buradaki etkilenmenin hiçbirini yaşamadım. Burası çok farklı" dedi ve bu projenin Elazığ ve Bilecik'te de uygulandığını ve oradaki çalışmaların devam ettiğini söyledi. 30 olacak bu sayı. Bülent Eczacıbaşı'nın dediği gibi daha yaygın bir eğitim sunmak için bir yarış sürüyor. Nasıl sevgi, saygı, hoşgörü, hakkaniyet şuuru küçük yaşta veriliyorsa, estetik kaygı ve kalite anlayışı da ancak o yaşlarda verilebiliyor. Eczacıbaşı Holding Türkiye'nin en başarılı kuruluşlarından biri. Bülent Eczacıbaşı ile bu başarının sırrını da konuştum ama onu bir başka makalemde yazarım artık...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.