"Ede" de; canını ye

MÜSİAD GİK Toplantısı geçen hafta sonu Kahramanmaraş'ta yapıldı. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın da katıldığı bu toplantı, MÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Bolat'ın başkanlık ettiği son toplantıydı aynı zamanda. Görev süresi bu ay sona eriyor çünkü. Kahramanmaraş özünü muhafaza etmiş bir insan dokusuna sahip. Kökü ta Selçuklu'ya dayanan ananesini olduğu gibi korumuş bu şehrin halkı. Arı duru Yörük yani. Bir miktar da Çerkez ve Çeçen var. Terör yok. Kapkaç yok. Hırsızlık hiç yok. Emniyet Müdürü Necdet Çelikbilek, ufak tefek adi suçtan başka vukuat olmadığını söyledi. Çelebi karakterliler. Eline vur, ekmeğini ye. Hele bir de "kardeş" anlamına gelen "ede" demişsen; canını ye. Kahramanmaraş ahalisinin birçok meziyeti varsa da hiç şüphe yok ki, gurbetçiliği sevmemesi en belirgin özelliği. Çocukları için dahi geçerli bu; onların gurbete çıkmasına gönlü razı gelmiyor bir türlü. Her gün, sabahları uçak var. Ankara veya İstanbul'da bir gece kalmak; bir ömür kadar uzun geliyor onlara. Bakan Yıldırım'dan ilk istekleri akşam uçağı oldu zaten. Kahramanmaraşlı, geleneklerini korumada gösterdiği başarıyı, ekonomik yönde gösterememiş maalesef. Böyle de bir handikapları var yani. Eski Maraş Evleri mesela. Hepsi birer ikişer yıkılıp gitmiş. Kalanlar da metruk; yok olmaya mahkûm bir vaziyette durup duruyorlar. Restore edip yaşatamamışlar o güzelim evleri. Uygulamaya sokulan kentsel dönüşüm sayesinde "Bin Evler" semti kurulmuş. Geniş cadde ve sokaklarıyla çok da hoş olmuş bu semt ama gecekondu hâlâ var. Maraş Kalesi'nin etrafı da öyle. Sağı, solu gecekondu; kuşatma altında âdeta. Kahramanmaraş'ın hamamları meşhur. Bir de tarhanası tabii. Kırmızı biberi Şanlıurfa'ya kaptırmış. Fıstık da onlara aitmiş iddialarına göre ama Gaziantep Üsküdar'ı geçeli seneler olmuş. Kahramanmaraş deyince şimdi dondurma geliyor akla. Başta Mado olmak üzere dünyanın dört bir yanına dondurma satıyor Kahramanmaraş'ın işletmeleri. Kahramanmaraş altın, gümüş ve bakır işlemeciliğinde de çok ileri. İstanbul'dan sonra en fazla altın bu kentte işleniyor. Ahşap oymacılığı da öyle. Zanaat tarafı bu kadar ilerlemiş de sanayi geri mi kalmış? Yo! Fakat, uygulama yanlış olmuş. Gelişigüzel kurulan tesislerden dolayı, ova elden çıkmış bir kere. İplik fabrikalarının en babası bu ilde. Fakat, gözü kör olası teşvik: Diğer illerde olduğu gibi burada da geri tepmiş! Birçok iplik fabrikası can çekişiyor şimdi. Bu yanlışa bir an önce dur denilmesi lazım. Yoksa, Kahramanmaraş'ta birçok insan işsiz kalabilir!..