Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler sıcak para bağımlısı. Son 8-10 senede piyasada para bolluğu vardı ve gelişmekte olan ülkeler bu bolluktan istifade edip yatırım yaptılar. Türkiye de onlardan birisi.
Burada bir tespit yapalım ki, sistemin adı doğru konsun. ABD Doları dünya parası. Onu bir köşeye yazalım bir kere. Orta Doğu ülkelerinin petrolden kazandıkları para ile Çin'in rezervleri var. 3-4 trilyon doları bulan bir meblağ bu. Bu paraların biriktiği Londra bankalarını unutacak değiliz tabii. Bu rezervleri topluyor ve ihtiyacı olan ülkelere satıyorlar. Ülke riskine göre faiz oranının yüksek olması da oyunun bir başka kuralı.
Bir de sosyal güvenlik fonları var. Onları da ilave edince piyasada dolaşan trilyonlarca doları Londra bankalarının alıp sattığını görüyoruz. Buraya kadar olanı gerçek para. Bir de Amerika'nın FED aracılığıyla her ay düzenli olarak satın aldığı 85 milyar dolar tutarında tahvil var ki, ABD bu tahvilleri karşılıksız bastığı dolarlarla alıyor. 3 trilyon dolarlık bir alım bu. Karşılığı olmayan dolarlarla yapılan alım.
Eh, hal böyle iken piyasada para bollaşmaz mı? Bollaşıyor tabii. Faizler dahi düştü bu karşılıksız para nedeniyle. Dolayısıyla gelişmekte olan ülkeler istediği miktarda para bulma imkânına kavuştu ve tahvil çıkarıp bu paraları alarak; yatırıma dönüştürdüler. Bağımlı için bundan daha iyisi can sağlığı, değil mi?
De... işler biraz karışıyor. FED "vazgeçebilirim" diyor bu tahvil alımından. Bağımlının işi zorlaşıyor yani. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, iddialı bir laf etti; "Dolar yıl sonunda 1.92'ye iner" diye. Bu sözünü güçlendirmek için "Bir yıl sonra 1.80 olur" da dedi.
Piyasanın kendine göre kuralı olduğu hepimizin malumu. O kural işledi ve dolar 2 lira seviyesinde kaldı. Evet, ABD Kongresi ek bütçeyi onaylamadı ve dolar fiyatı bir miktar düştü ama yine 2 lira!
MB Başkanı Başçı'nın tahmini pek tutacağa benzemiyor ama velev ki tuttu. Londra bankaları Türkiye'ye birkaç ay içinde 100 milyar dolar gönderdi, diyelim. Bu parayı TL'ye çevirip elindeki 200 milyar lira ile devlet ya da özel sektör bonosu alsa, yüzde 9 kazanır. Dolar 1.80 olduğunda da TL'yi bozdurup Dolar'a geçse 122 milyar dolar parası olur.
10-12 ayda 22 milyar dolar kazanç! Nerede var böyle ballı börek? Sıcak para gider ama geride büyük bir yara bırakıp öyle gider. En büyük yara da Türkiye'nin cari açığının 22 milyar dolar artması olur tabii. Ne gariptir ki Türkiye bunu hep yaşıyor!
Bu durumda geriye gelişmekte olan ülkelerin toplanıp FED'in eşiğine yatması ve FED Başkanı Bernanke'ye, "Aman paşam, ağam. Ne olur biraz daha karşılıksız para bas. Hatta 85 değil de 170 milyar dolar bas" diye yalvarmaları kalıyor. Dedim ya; bağımlılık!..