Farklılaşmanın cazibesi

Ne yaparsan yap ama farklı yap! Rahmetli Prof. Dr. Arman Kırım, farklılaşmanın önemini anlatmak için "Mor İneğin Akıllısı" diye bir kitap yazmıştı. Ayrıca, günümüzün en akıllı pazarlamacısı sayılan Seth Godin'in de bir kitabı var; Mor İnek (Purple Cow) adında. Her iki kitap da bütün ürün ve hizmetlerin birbirine benzediği çağımızda, farklılaşmanın getireceği avantajı anlatıyor... Özak Global Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, bu kitapları okudu mu bilmiyorum ama yaptığı işler kitapların muhtevasına tıpatıp uyuyor. Her faaliyetinde farklılığı yakalamış bir grup çünkü Özak Holding. Özak Holding tekstil, turizm, inşaat ve gayrimenkul olmak üzere 4 ana sektörde faaliyet gösteriyor. Özak Tekstil farklılaşmanın en güzel örneği. Bugün dünyanın önemli markaları ile iş birliği yapıyor ve kalitesiyle tanınan bir firma. Turizm şirketi olan Aktay Turizm ise Antalya Belek'te inşa ettiği Ela Qualty Resort Hotel ile turizm sektörüne yenilik üstüne yenilik getiriyor. Ela Qualty müşteri memnuniyetinin zirve yaptığı bir?işletme.?TUİ Ela Quality'i en prestijli otel ilan etti ve en pahalı müşterilerini Ela Quality'de ağırlıyor. Özak Global Holding'in inşaat firması olan İnter Yapı da farklılığını ispatlamış bir işletme. Yurt içi ve yurt dışında inşa ettiği tesislerle göz doldurmayı başardı. Özak GYO ise apayrı bir konumda. Toplam portföy değeri 700 milyon TL'yi bulan Özak GYO şubat ayında halka açılıyor. Yüzde 25 hissesini halka arz edecek olan Özak GYO, bu vesileyle bir ilke de imza atıyor. "Hisse iade garantisi." Şayet, Özak GYO hisse fiyatları düşerse, yatırımcı; halka arzın 90'ıncı günü gidip hisselerin tamamını iade etme imkânına sahip. Ahmet Akbalık, "Biz şirketimize güveniyoruz. Dolayısıyla bu garantiyi gönül rahatlığıyla veriyoruz" dedi. Ahmet Akbalık, holding ve holdinge bağlı şirketlerin tamamında profesyonelleşmeyi ve farklılaşmayı temel unsur kabul ettiklerini vurgulayarak; şöyle konuştu: "Farklı olmak bizim şiarımız. En üst düzey yöneticimizden en aşığıdaki personelimize kadar herkes bu vizyon ile donatılmıştır." Ahmet Akbalık'ı dinlerken; Türkiye'nin neden katma değeri yüksek mal üretemediğini düşündüm. Aslında bu sorunun cevabı çok basitti. İnovatif düşünen firma sayımız az! Profesyonelliği düşünmeyen işletme o kadar çok ki; böyle bir yapıdan kalite ve yüksek standardın çıkmasını beklemek; saflık olur zaten! Fakat, şu da bir gerçek. Türk işletmeleri, kendilerini yenilemeleri gerektiğini idrak etmiş durumdalar. Değişimin devam edeceğine ve Türk firmalarının başarıdan başarıya koşacağına olan güvenim tam. Ayrıca KOBİ'leri halka açılmaya teşvik eden SPK ve İMKB yönetimini tebrik etmeden geçmek haksızlık olur kanaatindeyim. Çok doğru ve isabetli bir iş yapıyorlar ve işletmelere finans ihtiyaçlarını karşılayacakları bir imkân kapısı açıyorlar. Tabii, şirketlerin kendilerine çekidüzen vermelerine de fırsat tanımış oluyorlar bu yolla.