Gaziantep malum, Türkiye'nin sanayi şehirlerinden biri. Ayrıca, sofrasının zenginliğiyle de meşhur. Gaziantepli sanki sanat eseri yapıyormuş gibi özen gösterir yaptığı yemeğe. Haliyle, lezzetli olur o yemekler; yiyene parmak ısırtır her birisi. Hele, baklavası; yeme de yanında yat, cinsinden. Şehrin bir başka zenginliği daha var ki, o hepsinden önemli: Tarihi. Antep, bereketli topraklara sahip olması nedeniyle çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve sayısız eserle taçlandırılmış o uygarlıklar tarafından. Arapça kökenli "Ayntap" ismi, suyun gözü anlamına geliyor. "Parlak Pınar" diyenler de vardır ama üç aşağı beş yukarı aynı anlama geldiğini söylemek mümkün. Zira, her iki anlam da bölgenin su yönünden zengin olduğunu ifade ediyor. "İpek Yolu"nun da bu şehirden geçtiğini hatırlatmaya bilmem gerek var mı? Günümüze kadar gelen kalesi, han ve kervansarayları o ihtişamın birer canlı örneği. Hele, ev ve konakları. Dimdik ve heybetli duruşlarıyla o günkü zenginliğin timsali her birisi. Ekserisi taş yapı olan Antep Evleri mimarinin gerçek birer övünç kaynağı. Bakırcılar Çarşısı ise şehrin ticarette ulaştığı mertebeyi anlatan bir şaheser. Hasılı kelam Antep Türkiye'nin tarih ve kültür şehirlerinden biri olmanın gururunu yaşıyor. Gaziantep Belediye Başkanı Asım Güzelbey, şehir için bir şans olmuş. Çünkü, şehrin tarih ve kültür zenginliği onun zamanında gün yüzüne çıkmış. Eski Antep olarak bilinen kale ve çevresi restore ediliyor. Her bir esere bir aktivite yüklenmiş. Tam bir açık hava müzesi olmuş bölge. Yeni inşa edilen Zeugma Müzesi içinde barındırdığı eserlere uygun bir yapı olmuş. Önümüzdeki aylarda açılması beklenen yeni müzeyle birlikte, Gaziantep mozaiklerinin Tunus'u geçmesi ve dünya birincisi olması bekleniyor. Gaziantep hızla sanayileşmiş ve o dönemlerde yoğun göç almıştı. Şehir gecekondu istilasına uğramıştı âdeta. Güzelbey şimdi şehrin doğusundaki gecekonduları kentsel dönüşümlerle yok etmeye çalışıyor. Şehrin batısı ise Gaziantep'e yakışır bina ve iş yerleri ile donatılmış, donatılıyor. Ulaşım meselesi çözüldü, çözülmek üzere. Üniversiteye kadar gidecek olan raylı sistemin altyapısı tamamlanmış. Test sürüşleri yapılıyor. Doğalgaz gelmiş ve şehrin önemli bir kısmı kullanıyor. Hava kirliliği kalmıyor yani. Gaziantep'in sanayi kenti olduğunu ta başta söyledim. Fakat, 3-5 sene sonra şehir; turizm sektöründe yaptığı patlama ile kendinden söz ettirse şaşmayın. Hızla oraya doğru gidiyor çünkü. Yeni inşa edilen kongre merkezi ve otelleriyle o günlere hazırlanıyor şehir. Bir tek yanlış olmuş. O da, Kale ve Savaş Müzesi'nde yer alan heykeller! Haddinden fazla. Herkesin, her şeyin heykeli yapılmış. Gereksiz! Teknoloji çok gelişti. Bazı şeyler dijital görüntülerle anlatılabilirdi ve çok da hoş olurdu. Yapılmamış!