Global olmak nasıl bir şey?

A -
A +

Kaç defa niyetlendiysem de bir türlü gidememiştim. Bu hafta vakit buldum gittim. Münih'teki Deutsches Museum'u (Alman Müzesi) adım adım gezdim. Münih'te 4-5 müze varsa da Alman Müzesi çok önemli. Önemli çünkü, Alman sanayi ve teknolojisinin nereden nereye geldiğini ancak burada görmek mümkün. Almanlar çok enteresan insanlar. Milliyetçiler bir kere. Şirketleri de öyle. Bugün Almanya trafiğindeki otomobillerin dörtte üçü yerli malı. Hele ticari araçlarda, daha bir muhafazakârlığı var Almanların. MAN, Neoplan, Mercedes... bu firmalar otobüs, kamyon ve askerî araç üretiyorlar... Diğer taraftan otomobil. Mercedes, BMW, Audi, Opel.. bu markaların hemen hepsi dünyanın en iddialı otomobillerini sürüyorlar piyasaya hâlâ bugün. Almanya zaten otomotiv fabrikalarıyla dolu. Alman ekonomisinin önemli bir kısmını bu sektörün meydana getirdiğini söylemek pek iddialı olmaz sanırım. Alman halkı "yerli araç" kullanıyor diye, üretici firmalar uyanıklık yapıp yan gelip yatmamışlar; asla rehavete kapılmamışlar. Tam aksine, yerli tüketicinin yelkenini şişirmesini fırsat bilip global piyasaya açılmış hepsi de. Bugün Alman malı araçlar, dünyanın hemen her yerinde alıcı buluyor ve kullanılıyor. Nasıl kullanılmasın ki? Kalite onlarda. Standart onlarda. Azim onlarda. En iyisi için yarış onlarda. Müşteri memnuniyeti onlarda!.. Belirttiğim bu hususiyetleri Alman Müzesi'nde bire bir görmek mümkün. Kömürün Almanya'da daima önemli bir yeri olmuş. Daha 1800'lü yıllarda başlamışlar bu üründen enerji elde etmeye. Hâlâ da kullanıyorlar. Ardından gelen petrol dalgası var tabii. De.. Birinci Cihan Harbi'nde kaybeden taraf olduğu için petrol kaynaklarına sahip olma hususunda İngiliz ve Amerikalılar kadar başarılı olamamış Almanlar ama kömürde bir numara. Müzede kömür endüstrisinin nereden nereye geldiğini çok güzel bir şekilde görmek mümkün. İyi dizayn etmişler. Sergilenen mekanik aletleri seyrederken teknolojinin nereden nereye geldiğini bütün gerçekçiliğiyle görüyor insan. Otomotivi başka fuara taşıdıkları için göremedim ama Alman Müzesi'nde gemi ve uçak sanayiinde Almanların ne harika işler yaptıklarını da gördüm. Ayrıca, baraj ve köprü gibi altyapı inşaatları. Hepsi müthişti. MAN'ın başarısı Bu söylediklerimi biraz daha somutlaştırmak için MAN'ı örnek verebilirim mesela. 1915'te faaliyete geçen MAN, ticari araç üretiminin yanı sıra birçok deniz araçlarına da motor üretiyor. Bu yetmezmiş gibi bir de finans şirketi var şimdi; kamyon veya otobüs satın alan müşterilerine kredi veren. Senede yaklaşık 100 bin kamyon, 10 bin de otobüs satan MAN; yönetimde kolaylık sağlamak maksadıyla üretim ve pazarlamayı birbirinden ayırdı. MAN Ticari Araçlar'ın CEO'su Anton Weinmann henüz 51 yaşında. Pazarlama, Ar-Ge, satış hizmetleri, finans ve eğitimden sorumlu yardımcıları ise daha da genç. Bu genç kadro bir taraftan MAN araçlarının satışını artırmaya çalışıyor, bir taraftan da rakiplerini geçerek gelecekte daha güçlü olmanın yollarını arıyorlar. Bir nevi yol haritası çiziyorlar yani. Şayet ortaya koydukları strateji kifayetsiz kalırsa, bunun faturası MAN'a çıktığı gibi MAN'ın hisse senedine yatırım yapmış insanlara da çıkıyor. Dolayısıyla, Weinmann ve ekibinin hata yapma şansı pek yok. Onlar da biliyorlar tabii bunu. Yönetimi ayırıp hantallıktan kurtulmak, finansı kurup müşteriyi desteklemek, Ar-Ge'ye yatırım yapmak, daha ekonomik motor üretip rakipleri geride bırakma gayretleri hep bunun için zaten. İşin en enteresan tarafı ne biliyor musunuz? Bütün bunları Alman halkını kırıp dökmeden yapmak!.. Dedim ya, Almanlar milliyetçi insanlar. MAN'ı milli markaları olarak görüyorlar; bu bir. Bir de MAN Fabrikası'nda çalışan 36 bin 100 kişi var. Bunların 21 binini Almanya'da istihdam ediyor. Bir Alman için işini kaybetmek ne demek? Buna rağmen Weinmann, Polonya ve Hindistan'da fabrika yatırımı yaptı ve bu sene üretime geçiyor her ikisi de. Türkiye'de zaten ta 1966'dan beri var ve bu Almanya dışında yapılan yatırımlar bakımından bir ilk. Türkiye'de üretilen otobüsler iç piyasada satıldığı gibi Avrupa ve Amerika'ya da satılıyor. Weinmann, "Türkiye bizim için stratejik önemi olan ülke" derken, Ankara'da üretilen otobüslerin kalitesini ve yüksek standardını tarif ediyor bir yerde.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.