İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektör adaylarını seçti. Prof. Dr. Ali Akyüz aldığı 483 oyla birinci. İkinci ise 467 oyla Prof. Dr. Yunus Söylet oldu. Aralarında 16 oyluk bir fark var. Akyüz, "laikçi cephe"nin temsilcisi. Söylet ise Tayyip Erdoğan'ın taa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden beri doktoru ve "muhafazakâr". Gözler şimdi rektörün kim olacağına karar verecek olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e çevrildi. Malum çevreler, Gül'e; "Sakın Yunus Söylet'i rektör olarak atama" diyor. "İlk sıradaki Akyüz olsun!" Rektörler ataması malum birkaç aşamadan sonra oluyor. Birincisi, bilim adamlarının hür iradeleri ile sandık başına gidip oy kullanması. Burada bir problem yok. Seçimin demokratikliğine kimse bir şey demiyor. Daha sonra bu isimlerden 6'sı YÖK'e gidiyor. YÖK de üçünü eleyip 3'ünü Cumhurbaşkanı'na sunuyor. Bu kural bugün konmuş bir kural değil. Ahmet Necdet Sezer, Cumhurbaşkanı iken bu yetkisini kullanıp 2'nci veya 3'üncü sıradaki adayı rektör yaptı. YÖK Kanunu'na bu maddeyi koyanın maksadı bu değil miydi zaten? Cumhurbaşkanı tercihini rahat kullansın. Daha doğrusu kafasına uyan kişiyi seçsin! Şimdi, Cumhurbaşkanı Gül'e "En çok oy alanı seç" diyenlere, "O zaman neredeydiniz?" diye sormazlar mı?.. İşinize geldiği için sesinizi çıkarmamıştınız. Etme bulma dünyası! Şimdi niye gürültü yapıyorsunuz? Eğer demokrasiden bahsedeceksek; birinci gelen adayın rektör olması lazım. Bu doğru. Fakat, deveye sormuşlar: "Boynun niye eğri" diye. "Nerem doğru ki" demiş! 6 aday neden YÖK'e gidiyor? YÖK neden onların üçünü Cumhurbaşkanı'na sunuyor? Cumhurbaşkanı neden 3'üncüyü dahi seçebiliyor? Bunlar demokrasiyle bağdaşmayan şeyler ama kuralı koyan sensin! Şimdi ne değişti de infialdesin?!. İstanbul Üniversitesi Türkiye'nin en önemli bilim yuvalarından biri. Daha doğrusu, öyle olması lazım. Hem dünya ile yarışır hale getirilmesi, hem vizyon sahibi öğrenci yetiştirmesi, hem de sanayi ile iş birliği yapıp ülke ekonomisine katkı sağlaması gerekiyor. Da... hani? Geçmişteki kısır kavgalar yedi bitirdi bu kurumu! Kamuoyu artık kavganın bitmesini istiyor. Sözün özü şu: Cumhurbaşkanı Gül kanunların ve teamüllerin kendine verdiği yetkiyi kullandı diye kimse ona söz söyleyemez. Cumhurbaşkanı Gül şayet Ali Akyüz'ü rektör atarsa, bunun anlamı; "Hükümet-Üniversite Kavgası"nın devam etmesini istemek demektir. Gül'ün kamuoyunu karşısına almak gibi bir hataya düşeceğini sanmıyorum.