Gümrükler kendini yeniliyor

A -
A +

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ile yaptığımız sohbette, gümrükleri ve 1 Temmuz 2012 itibariyle yürürlüğe giren yeni Türk Ticaret Kanunu'nu (TTK) yatırdık masaya. Hemen belirteyim ki, gümrüklerde ciddi gelişmeler yaşanıyor ve hepsi olumlu. TTK ise "kayıt dışı"nı azaltıcı fonksiyonu ile Türkiye ekonomisine önemli katkı sağlamaya namzet. Kayıt dışı devletin vergi kaybına neden olmasının yanı sıra firmalar arasında haksız rekabete de neden oluyordu. Daha fenası da yabancı sermayenin Türkiye'ye gelişini engelliyordu. Önümüzdeki senelerde bu engeller tek tek ortadan kalkacağa benziyor. Gümrüklerin en belirgin görevi hudutlarda yapılan mal ve insan giriş çıkışlarının hukuka uygunluğunu kontrol etmek ve tabii bu görevi ifa ederken işleri zorlaştırmadan yapmak. Vakit nakit çünkü. Gümrükte bekleyen bir malın maliyeti artıyor ister istemez. Lojistik ve depo giderleri bir yana malı alıp bir an önce nakde çevirme imkânı da kalmıyor firmanın bu gecikmelerden dolayı. Hayati Yazıcı "2013'te uygulamaya başlayacağımız 'tek pencere' sistemiyle ortalama 14 gün süren ihracat süresini 6 güne, 15 gün olan ithalat süresini ise 7 güne indirmeyi planlıyoruz" dedi. Süreci yarı yarıya azaltan "tek pencere" sistemini; tüm kontrollerin müracaat edilen noktada yapılması şeklinde özetlemek mümkün. İhracatçının elinde belge, kapı kapı dolaşması sona eriyor bu uygulamayla. Uygulamanın yürürlüğe girmesiyle birlikte konteyner başına 990 dolar olan maliyetin 650 dolara inmiş olacağını bildirdi Hayati Yazıcı. Gümrüklerde alınan tedbirlerin en başında "Kağıtsız Gümrük Projesi" geliyor, hiç şüphesiz. Gümrük Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle Onaylanmış Kişi Statüsü'ne (OKS) sahip firmaların ihracat beyannamelerine herhangi bir kağıt belge eklenmiyor artık. İşlemlerin hepsi "online" olarak yükümlünün bürosunda gerçekleştiriliyor. Yeter ki firma OKS olsun. Bunların hepsi maliyetleri düşürücü ve tabii ihracatçıya zaman kazandırıcı eylemler. Türkiye'nin bir handikabı da gümrük kaçakçılığı. Mesela çay. Türkiye çay ülkesi. Yerli çayı korumak maksadıyla ithal çaya yüzde 140 gümrük vergisi koyuyor. Verginin yüksek olması yurda kaçak çay sokmayı cazip hale getiriyor. Çok sıkı kontrol lazım. Hayati Yazıcı, "Iğdır ve Konya'da çay paketleme tesisleri faaliyet gösteriyor. Çay üretim bölgesi olmayan yerde paketleme şirketinin ne işi var" diyerek; bu gibi çarpıklıkların giderilmesi gerektiğini söyledi. Gelelim TTK'ya. Türkiye İhracat Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin dediği gibi "Yeni TTK şirketlerin kurum kimliği kazanması, rekabet gücünün artması, şeffaflaşma ve kamu güveninin oluşması için önemli bir zemin ve fırsat hazırlıyor." Bu da tabii şirketlere devamlılık imkânı veriyor. Sürdürülebilir bir yapıya kavuşuyorlar yani. Hayati Yazıcı, "kayıt dışı"nın "cari açık"tan daha önemli bir problem olduğunu söyledi. Ki, yerden göğe haklı. Bir an önce asgariye indirilmesi lazım kayıt dışının...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.