Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ile Pera Palas'ta bir araya geldik ve koordinatörlüğünü yaptığı "İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı"nın gerçekleştirdiği projeleri gözden geçirdik. Ernst-Young Türkiye Danışmanlık şirketinin hazırladığı "Etki Değerlendirme Raporu"na göre, Ajans hiç de küçümsenmeyecek işler yapmış. İstanbul'da yapılan kültür etkinliğine bir milyona yakın kişi katılmış ve önemli bir kısmı memnun kalmış bu faaliyetlerden. Halkın yüzde 70'i 2010'da kültür faaliyetlerinin arttığını söylüyor araştırma raporuna göre. Yüzde 42'si ise yeni fark ettikleri kültür alanları olduğunu ifade ediyor. 2010 yılında yabancı ziyaretçi sayısında yüzde 13 artış olmuş. Ki, bu İstanbul tarihinde bir rekor. Kentin turizm gelirlerinden aldığı payda da ciddi artış olduğu görülüyor; yüzde 34. Otel ortalama konaklama fiyatlarının 86 eurodan 101 euroya çıktığını da söyleyeyim de tam anlaşılsın Kültür Başkenti Etkinlikleri'nin İstanbul'a katkısı. Avrupa Kültür Başkenti (AKB) Ajansı, 470 milyon TL'lik bir bütçe ile Avrupa Kültür Başkenti programının en yüksek bütçesini kullandı. 440 milyon TL'si harcandı bu bütçenin. Üçte ikisi tarihî eserlerin destinasyonuna ayrılmış ve bu bütçe ile 200'e yakın tarihî eserin destinasyonu gerçekleştirilmiş. Hiç fena sayılmaz aslında. Sayılmaz, çünkü İstanbul tarihî eserlerinin çoğu ihmal edilmiş ve tahribata uğramış bir şehir! AKB Ajansı'nın tüzel kişiliği bu ay sonunda bitiyor. Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, ajansın faaliyetlerini anlatırken Başbakan Erdoğan'ın seçim sloganlarından biri olan "Çıraklık, kalfalık ve ustalık" sloganını kullandı ve "Tam ustalık dönemine gelindiğinde Ajans tasfiye ediliyor" dedi. İstanbul, 8 bin yıllık bir kent. Sahip olduğu tarihî zenginlikler emsalsiz. Tam bir kültür hazinesi. Fizikî güzelliği göz kamaştırıcı. İstanbul tam bir dünya başkenti yani. De... marka olamadı? Olamadı çünkü biz marka sevmeyiz! Türkiye'de başka şehirler de var, marka olmaya namzet ama hiçbirisi olmadı. Sorgulanması gereken esas mesele bu aslında. Elin adamı gelip senin şehrini Avrupa Başkenti ilan ediyor. Biraz da para veriyor. Para harcanıyor ve "harç bitti, yapı paydos" deyip tatil ediyoruz projeyi. Dikkat edin, "para bitti" diyorum. İstanbul'a yapılacakların bittiğinden söz etmiyorum. Ajans kamu, mahalli idareler ve STK'larla birlikte çalıştı. Birlikte iş yapma kabiliyetini geliştirdi. Şimdi tasfiye oluyor. Yazık! İş lâfa geldiğinde İstanbul'u marka yapmaktan dem vuran çok oluyor ama iş icraata geldiğinde tam tersi yapılıyor. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?!.