Havadan rekabet

A -
A +

Mesleğim icabı ha bire uçuyorum. Devamlı uçtuğumdan mıdır, nedir, biraz nazlıyım. Daha doğrusu, rahat uçmak istiyorum. Uçaktan iner inmez bir görüşmeye, bir toplantıya katılıyorum çünkü. Hep istediğim gibi olmuyor tabii. Eskiden bir tek THY vardı. Bin git, bin gel! Şimdi öyle mi ya? Onur Air var, Atlas Jet var, Fly Air var. Var oğlu var. Hem de ucuz. Neredeyse yarı yarıya bir ucuzluk bu. Tabii, ucuz etin yahnisi de ucuz oluyor. Hele benim gibi boyu normalin biraz üstünde olanlar ne demek istediğimi daha iyi anlayacaklardır. Onun Air'e bindim bir iki kere. Üç günde ancak çözüldüm. Koltuk araları o kadar dar ki, bir saatlik yolculukta sekize katlanıyor insan. Kavanoza giren lastik adamlar gibi bir şekil alıyorum ve sonra da açıl açılabilirsen!.. Uçağın küçüklüğünden falan değil bu. Koltukları birbirine sıkıştırmışlar. Haliyle kıpırdanmak mümkün değil. Gazete okumak ise bir çile. Okumuyorsun da sanki yiyorsun. Açtığın gazete ağzında. Haddimi bilirim. Bana göre uçak isteyecek halim yok. Rahat edemiyorsam binmem. Dünyada milyonlarca insan var, "İkram olmasın, varsın biraz sıkışayım ama bir an önce evime, işime ulaşayım" diyen. "Düşük Maliyetli Uçak" diye tabir edilen havayolu firmaları işte bu insanlara hizmet veriyor. Biraz koltuk aralığından kırpıyorlar, biraz ikramdan... hostes sayısını azaltıyorlar... oluyor size havayolu taşımacılığı. Bütün bunlara bir diyeceğim yok aslında. Fakat, pilot önemli. Daha geçen hafta Onur Air'den ayrılan 14 pilot, "Bizi normalin iki katı fazla uçmak zorunda bırakıyorlar" diyerek firmaya dava açtı. Bu işin ucu yolcuların güvenliğine kadar varırsa fena. Burada Sivil Havcılık Genel Müdürlüğü'ne çok görev düşüyor. Sıkı denetim yapması lazım. Fakat, bu denetimi yapmak, öyle 3-5 kamu görevlisiyle olacak bir iş değil haaa. Aldığı ücret ve yetkileri arttırılmış profesyoneller lazım bu kuruma. Türkiye'de son bir senede uçan yolcu sayısı 10 milyondan 20 milyona çıkarak ikiye katlandı... Ha! Yeni havayolu firmaları devreye girdi diye THY yolcu kaybetmedi. Aksine, o da ikiye katladı yolcu sayısını. Hava yolunun bu 10 milyon yeni yolcusu karayolundan geliyor. Rekabet, otobüs firmalarıyla yani. THY Genel Müdür Yardımcısı (Ticarî) Halil Tokel, 20 saatlik otobüs yolculuğunun dünyada kalmadığını söyledi. "Erzurum'dan Van'dan kalkıp otobüsle İstanbul'a gelmek hiç de doğru bir şey değil. Bu insanların uçak yolculuğu yapması lazım." Peki, Türkiye'deki otobüs üreten firmalar ne yapsın? Geçimini yolcu taşımacılığından temin eden otobüs sahibi ne yapsın? "Hiç endişe etmesinler" dedi Halil Tokel. "Havalimanları çoğaldıkça, buradaki yolcuları kasabalarına, köylerine taşıyacak araca ihtiyaç var. Bu otobüsler o işi yapacaklar ve bugünkünden daha fazla para kazanacaklar." Bugün kalkınmış ülkelerde havayoluyla yolculuk yapan insan sayısı o ülkenin iki katıymış. Buna göre Türkiye'de 150 milyon kişinin havayoluyla uçması lazım. Şayet bu pencereden bakılacak olursa Türkiye'nin daha çok uçağa ve daha çok otobüse ihtiyacı olduğu görülüyor ki, hem THY'ye hem de diğer havayolu şirketlerine çok iş düşüyor. Tabii, karayolu taşımacılığı yapan firmalara da.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.