Hedef var hedefcik var
26 Eylül 2014 01:00
Volkswagen'in Wolfsburg fabrikasını gezdim. Fabrika değil beş yıldızlı otel sanki. Temiz ve sistemli. 2018 hedefinde dünya lideri olmak var. Olur da...
Senede 10 milyon araç üreten Volkswagen, Toyota ve General Motors'tan (GM) sonra dünyanın en büyük otomotiv firması. 2018 hedefine ise dünyanın en büyük ekonomik ve ekolojik firması olmayı koymuş.
Kendine böylesine iddialı bir hedef koyan Volkswagen sürdürülebilir stratejiler de geliştirmiş tabii. Kalite ve standart yönünden bir problemi yok zaten. Çevre ve kadın çalışan sayısını arttırma konusunda gösterdiği hassasiyetle yakalamayı düşünüyor dünyanın en büyüğü olmayı ve tabii sürdürülebilirliği.
Bir grup gazeteci arkadaşla Volkswagen'in Wolfsburg şehrindeki fabrikasını gezdik üç gün önce. 1938 yılında temeli atılan ve 1940'ta faaliyete geçen fabrika kendi elektriğini ürettiği gibi Wolfsburg'un elektriğinin de üçte ikisini üretiyor. Fabrikayı gezerken kendimi beş yıldızlı bir otelde hissettim. Tertemiz ve her şey sistemliydi. İşin ağır kısmını robotlar yapıyor.
Wolfsburg fabrikası aynı zamanda Volkswagen'in Ar-Ge merkezi. On bin mühendis ve teknik eleman çalışıyor bu merkezde. Her 18 saniyede bir banttan bir otomobil çıktığını ve günde 3 bin 820 otomobil üretildiğini de söyleyeyim bu arada.
Fabrika alanı 7 kilometrekare. Monako kadar yani. Golf Sedan, Tiguan ve Touareg modellerinin üretildiği Wolfsburg fabrikasında 52 bin kişi çalışıyor ve yüzde 40'ı kadın bu çalışanların. Dedim ya, Volkswagen kadın çalışan sayısını arttırmayı kendine hedef seçmiş durumda. Üretimde çalışanların dahi yüzde 25'i kadın.
Fabrika alanında bir Autostadt inşa etmişler. 280 dönüme yayılan Autostadt otomobil teslim yeri olduğu gibi içinde parkı, müzesi, havuzu, oteli, teknoloji merkezi de bulunan bir organizasyon. Avrupa'nın her yerinden gelen aileler burada test sürüşü yapıyor, bilgileniyor ve aracını alıp gidiyorlar. Üretimde kullandıkları suyu 6 kere arıtıp kullandıklarını öğrendim. Ki, Almanya gibi su problemi olmayan bir ülkede böyle bir prensibin hayata geçirilmesi etkileyici bir uygulama. Yağmur suyunu dahi biriktirip kullanıyorlar.
Volkswagen Wolfsburg'da böyle de Türkiye'de farklı mı sanki? Fazlası var, eksiği yok. Türkiye pazarında birinci mesela. 500 servis ile hizmet veriyor. Yetkili satış, bayi ve servis elemanlarını üniversitelerle iş birliği yapıp eğitiyor.
Okullara trafik eğitimi konulmasını sağladı. Üniversite öğrencilerine trafik eğitimi veriyor ve bu projesi Birleşmiş Milletler'de (BM) örnek proje seçildi.
Volksvagen ve benzeri firmaların ortak hedefi gayet tabii ki; müşteri. Müşteriyi ne kadar memnun ederlerse; o kadar başarılı olurlar. Onun yolu da çevre ve düşük maliyetten geçiyor. Bir otomobil için konfor ve emniyet ne kadar önemliyse, yakıt da en az o kadar önemli. Volkswagen hem elektrikli araç üretiyor, hem de yakıt tasarruflu otomobil. Satış sonrası hizmet konusunda müthiş hassas. Karbon salınımı düşük araç üretiminde oldukça iddialı.
Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar, tüm çalışmalarının "Taraftar müşteri" sayısını arttırmak yönünde olduğunu söyledi. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan strateji uyguluyorlar yani. Bu da başarının tam ifadesi oluyor tabii.
Son söz: Önemli olan hedef koymak değil, o hedefin içini doldurmaktır. Bu politikayı uygulayan şirket ya da ülkeler başarılı oluyor, uygulayamayanlar dökülüyor.
Senede 10 milyon araç üreten Volkswagen, Toyota ve General Motors'tan (GM) sonra dünyanın en büyük otomotiv firması. 2018 hedefine ise dünyanın en büyük ekonomik ve ekolojik firması olmayı koymuş.
Kendine böylesine iddialı bir hedef koyan Volkswagen sürdürülebilir stratejiler de geliştirmiş tabii. Kalite ve standart yönünden bir problemi yok zaten. Çevre ve kadın çalışan sayısını arttırma konusunda gösterdiği hassasiyetle yakalamayı düşünüyor dünyanın en büyüğü olmayı ve tabii sürdürülebilirliği.
Bir grup gazeteci arkadaşla Volkswagen'in Wolfsburg şehrindeki fabrikasını gezdik üç gün önce. 1938 yılında temeli atılan ve 1940'ta faaliyete geçen fabrika kendi elektriğini ürettiği gibi Wolfsburg'un elektriğinin de üçte ikisini üretiyor. Fabrikayı gezerken kendimi beş yıldızlı bir otelde hissettim. Tertemiz ve her şey sistemliydi. İşin ağır kısmını robotlar yapıyor.
Wolfsburg fabrikası aynı zamanda Volkswagen'in Ar-Ge merkezi. On bin mühendis ve teknik eleman çalışıyor bu merkezde. Her 18 saniyede bir banttan bir otomobil çıktığını ve günde 3 bin 820 otomobil üretildiğini de söyleyeyim bu arada.
Fabrika alanı 7 kilometrekare. Monako kadar yani. Golf Sedan, Tiguan ve Touareg modellerinin üretildiği Wolfsburg fabrikasında 52 bin kişi çalışıyor ve yüzde 40'ı kadın bu çalışanların. Dedim ya, Volkswagen kadın çalışan sayısını arttırmayı kendine hedef seçmiş durumda. Üretimde çalışanların dahi yüzde 25'i kadın.
Fabrika alanında bir Autostadt inşa etmişler. 280 dönüme yayılan Autostadt otomobil teslim yeri olduğu gibi içinde parkı, müzesi, havuzu, oteli, teknoloji merkezi de bulunan bir organizasyon. Avrupa'nın her yerinden gelen aileler burada test sürüşü yapıyor, bilgileniyor ve aracını alıp gidiyorlar. Üretimde kullandıkları suyu 6 kere arıtıp kullandıklarını öğrendim. Ki, Almanya gibi su problemi olmayan bir ülkede böyle bir prensibin hayata geçirilmesi etkileyici bir uygulama. Yağmur suyunu dahi biriktirip kullanıyorlar.
Volkswagen Wolfsburg'da böyle de Türkiye'de farklı mı sanki? Fazlası var, eksiği yok. Türkiye pazarında birinci mesela. 500 servis ile hizmet veriyor. Yetkili satış, bayi ve servis elemanlarını üniversitelerle iş birliği yapıp eğitiyor.
Okullara trafik eğitimi konulmasını sağladı. Üniversite öğrencilerine trafik eğitimi veriyor ve bu projesi Birleşmiş Milletler'de (BM) örnek proje seçildi.
Volksvagen ve benzeri firmaların ortak hedefi gayet tabii ki; müşteri. Müşteriyi ne kadar memnun ederlerse; o kadar başarılı olurlar. Onun yolu da çevre ve düşük maliyetten geçiyor. Bir otomobil için konfor ve emniyet ne kadar önemliyse, yakıt da en az o kadar önemli. Volkswagen hem elektrikli araç üretiyor, hem de yakıt tasarruflu otomobil. Satış sonrası hizmet konusunda müthiş hassas. Karbon salınımı düşük araç üretiminde oldukça iddialı.
Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Aclan Acar, tüm çalışmalarının "Taraftar müşteri" sayısını arttırmak yönünde olduğunu söyledi. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan strateji uyguluyorlar yani. Bu da başarının tam ifadesi oluyor tabii.
Son söz: Önemli olan hedef koymak değil, o hedefin içini doldurmaktır. Bu politikayı uygulayan şirket ya da ülkeler başarılı oluyor, uygulayamayanlar dökülüyor.