Kara kaçırıyor hava uçuruyor

A -
A +

Türkiye'de son 2-3 sene içinde yaşanan bazı değişiklikler biraz "çaydan geçerken at değiştirmek" durumu oldu ama burası Türkiye, "Ben yaptım. Oldu" misali, oldu işte! Geride bıraktığımız 2.5 sene içinde hava yolu yolcu taşımacılığı yapan şirketler müthiş bir büyüme performansı gösterirken, karayolu taşımacılığı âdeta can çekişir hale geldi. 10 milyondan fazla yolcu, karayolunu bırakıp hava yoluna geçti!.. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?!. Türkiye, kara yolu taşımacılığını tercih etmiş ve bu konuda yatırım yapmış bir ülke. Türkiye'de 4-5 firma var otobüs üretimi yapan. Her birisi ciddi yatırım yapmış bu firmaların. Neden? Türkiye'nin tercihi o yönde de ondan. Peki, Türkiye ne yaptı? Otobüs üreticilerinin yaptığı yatırımı göz ardı edip tamamı döviz gerektiren uçak seferlerine ağırlık verdi. Verdi de kötü mü oldu? Elbette ki olmadı ama her şeyin bir vakti zamanı var. Vakitsiz öten horozu kestikleri gibi doğru zamanda verilmeyen doğru kararlar da eninde sonunda bir yerleri sıkıntıya sokuyor!.. Evet, havayolu yolcu taşımacılığının gelişmesiyle sektöre canlılık geldi... Ucuz yolcu taşıyan firmaların devreye girmesiyle insanlar neredeyse otobüs fiyatına bir yerden bir yere gider oldu. Bunun neresi kötü?!. İyi, peki de... Otobüs üreten firmaların yaptıkları yatırım ne olacak? Türkiye'de hava yolu taşımacılığı ne kadar zayıfsa, deniz ve tren yolu taşımacılığı da o kadar zayıf. Bunların elbette ki güçlendirilmesi lazım. Da... yolcu sayısı artmadan birini bırakıp diğerine geçince; biri mağdur oluyor. Halbuki, 2-3 sene sonra verilseydi bu karar, hem kara yolu taşımacılığı normal seyrini takip ederdi, hem de hava yolu taşımacılığı gerektiği gibi büyüme başarısı gösterirdi. Şimdiki biraz hormonlu oldu yani!.. Karayolu taşımacılığı salt otobüs firmalarını da ilgilendirmiyor. Konaklama yerlerindeki yeme-içme tesisleri, akaryakıt istasyonları, hediyelik eşya satan dükkanlar... hepsi ama hepsi etkileniyor bu karardan. Ve maalesef çoğu sinek avlamaya başladı ve zararla kapatıyorlar dükkanlarını!.. Bir iyi haber Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, "Döviz geliri olmayan sakın dövizle borçlanmasın" dedi geçenlerde. Türkiye, dolarizasyon riski taşıyor. Merkez Bankası Başkanı'nın bu tür ikazlar yapması normal tabii. De... bazı yerleri fena etkiledi bu söz. Mesela otobüs işletmeleri. Adamlar, dövizle borçlanıp otobüs alıyordu. Durmuş Yılmaz'ın bu sözünden sonra, ateşi tutmuş gibi ellerini geri çektiler bu tür borçlanmadan. TL ile de borçlanamıyorlar. Çünkü, TL kredilerinde de faiz riski var!.. Bir tarafta yolcuyu hava yolu şirketlerine kaptırmanın ağırlığı, bir tarafta da taksitle otobüs alamadığı için işini kaybetmenin ağırlığı. Taşı taşıyabilirsen!.. Kurban Bayramı'ndan önce karşılaştığım MAN-Türkiye Satış ve Pazarlama Koordinatörü Tuncay Bekiroğlu'na 2006 yılının kendileri için nasıl geçtiğini sordum. Bekiroğlu, mükemmel bir pazarlamacı. Şartlar ne olursa olsun, işini iyi yapan bir insan. Almanlar, global düşünüyor, mahalli yaşıyor. Tuncay Bekiroğlu gibi bir elemana sahiplenmeleri de zaten bu davranışlarının en büyük kanıtı. Bekiroğlu, hem ticari araç, hem de otobüs satışında başarılı bir yıl geçirdiklerini söyledi. Hiç unutmamak lazım ki, Türkiye'nin otobüs pazarında iddialı olup olmamasını aldığı kararlar yakından ilgilendiriyor. MAN muhafazakâr bir firma. Buna rağmen 40 sene önce geldi Türkiye'ye ve ilk gittiği ülke yine Türkiye. Fakat bugün MAN'ın Brezilya, Hindistan ve Polonya'da tesis kurduğunu görüyoruz. Brezilya ve Hindistan hadi neyse de; Polonya burnumuzun dibinde. 4 bin işçi çalışıyor bu ülkedeki fabrikada. Neden Türkiye Orta Doğu, Rusya ve Doğu Avrupa üssü olmasındı? Bu arada bir güzel haber vereyim size. Çelebi Hava Servisi A.Ş. geçenlerde Budapeşte Havalimanı yer hizmetleri ihalesini kazanmıştı malum. Şimdi de Hindistan'daki yeni inşa edilen Hyderabad Uluslararası Havalimanı ihalesine teklif verdi. Çelebi, 31 Mart 2006'da faaliyete geçmesi gereken bu havalimanı ihalesini kazanırsa şayet; Türkiye'nin Asya'daki gururu olur; bu kesin...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.