Kayseri neden farklı?

Kayseri Türkiye gündeminin hep başköşesinde yer almış bir şehrimiz. Nasıl almasın ki? Nevi şahsına münhasır özellikleri olan bu ilimiz her şeyden önce planlı bir şehir; her bir şeyi yerli yerinde. Geniş caddeleri ve düzenli binaları var. Ayrıca, şehrin büyüyüp gelişmesine imkân veren bir altyapıya sahip ve de hiç gecekondusu yok. Kayserilinin ticarî zekası ve kültürü tartışılamayacak kadar ileri. Zaman zaman "Yahu, bunlar eşeği boyayıp babasına satar" diye burun kıvrılıp onların bu kabiliyeti göz ardı edilmek istenmişse de bu kültür daima mevcudiyetini sürdürmüştür. İşini bilen aileler ise çocuklarının donanımlı yetişmesi için ne yapıp edip onları Kayserili bir iş adamına çırak vermenin yolunu arıyorlar!.. Kayseri'yi Kayseri yapan sadece genişlemeye elverişli altyapısı ve insan kaynakları da değil. Daha başka özellikleri de var bu ilin. Meşveret mesela. Bu şehrin insanları meselelerini masaya yatırıp enine boyuna tartışabilme alışkanlığına sahip. Bu, hiç de küçümsenecek bir özellik değil. Vali, Belediye Başkanı, Ticaret ve Sanayi Odası yetkilileri... daima bir araya gelip gündemdeki konuları tartışabiliyorlar. Bu gelenek Kayserilinin genlerinde var; hem de binlerce yıldır var. Sivil toplum kuruluşları mükemmel bir koordinasyon içinde ve kamu yetkilileri ile bir araya gelip problemleri büyümeden çözme becerisini gösteriyorlar. Ayrıca, Kayserili yöreye yatırım yapan iş adamlarına sahip çıkıyor; onları bağırlarına basmakta herhangi bir beis görmüyor. Kayseri halkının en önemli vasfı belki de bu. Diğer illere bakın hele bir şöyle. Zengin, sanki onların düşmanı! Selam bile vermezler zengin olana. Halbuki Kayserili alkışlıyor yatırımcıyı. Saygı gösterip teşekkür ediyor yatırım yaptığı için. Kıskançlık yok! Çekememezlik yok! Hasislik hiç yok! Dolayısıyla Kayseri yatırım şampiyonu bir şehir. Halkın basireti Kayseri'yi kendi imkânlarıyla büyüyen ender illerimizden birisi yaptı. Carousel Alışveriş Merkezi'nin sahibi Süleyman Çetinsaya Kayserili. Dört arkadaşını da yanına alıp Kayseri'de Kayseri Park adıyla bir alışveriş merkezi açmış ki, Kayseri'ye layık bir mekan. Müthiş! Kayseri'de yatırım yapan daha birçok iş adamı var tabii. De... birini zikrederek onunla örnekleyeceğim demek istediğimi: Boydak Ailesi... Bu aile Kayseri'de mobilya üretimi yapıyor. Her bir aile ferdi işin içinde. Kazandıklarını yatırıma aktarmışlar. Sosyal hayatları ne kadar mütevazı ise iş hayatları da bir o kadar fedakârane ve azimli. Boydak Holding bugün "Bellona" ve "İstikbal" mobilyalarıyla dünyanın birçok ülkesine ihracat yapıyor ve senede 1 milyar 800 milyon dolarlık bir ciro gerçekleştiriyor. İyi değil mi? İyi olmasına iyi ancak, bir yerde sistem tıkanmış! Nedeni de şu: Boydak Ailesi mobilya üretiminden para kazanmaya başlayınca, Kayseri'de mantar gibi çoğalıvermiş mobilya üreticisi firmalar!.. Ben diyeyim 40, siz deyin 70. O kadar çok... Çokluğun olduğu yerde rekabetin tadı kaçıyor tabii. "Madem o 50'ye veriyor. Gel benden 40'a al!" Sadece iç piyasada olsa, "Hadi" dersin. "Vatandaş kazansın." Dış piyasa da öyle. Kıran kırana rekabet yaşanıyor sektörde. Hem de aynı toprağın müteşebbisleri yapıyor bunu! Kayseri'ye yakışmayan bir hareket tarzı bu. Bir yere gelip onlar da tıkanmış işte. Fakat, dedim ya; Kayserili basiret sahibi. Uzun vadeli düşünmeyi bilen insanlar ne de olsa. Ortak aklı bulmakta gecikmemişler. "İnovasyon" ile aşmayı planlıyorlar bu gibi tıkanıklıkları. Türkiye İşadamları ve Sanayicileri Konfederasyonu (TUSKON) ile Kayseri Genç Sanayici ve İşadamları Derneği (GESİAD) el ele verip "İnovasyon Sistemi"ni harekete geçirmişler. TUSKON Başkanı Rızanur Meral, "Erken Uyarı Merkezi" kurduklarını söyledi ve "Bu merkezde yaptığımız çalışmalarla, ekonomiyi tehdit eden unsurları önceden tespit edip üyelerimizi bilgilendireceğiz" dedi. GESİAD Başkanı Mehmet Filiz ise Kayseri'de bir "Tarım Atölyesi" kurduklarına işaret ederek; yöredeki insanlara yeni iş imkânları bulmak için proje ürettiklerini söyledi. Birçok proje üretip AB'den fon da sağlamışlar zaten. Kimi 180 bin Euro, kimi 125 bin Euro hibe almış bu projelerin. Darısı diğer illerimizin başına!