Kongre'den çıkan fotoğraf

A -
A +

Malum, TOBB Genel Kurulu cumartesi günü yapıldı bitti. Bitmesine bitti ama yankıları devam ediyor. İktidar ve muhalefet liderlerinin el ele verip Kongre Salonu'na girmeleri çok şık oldu bir kere. "Biz, birçok meseleyi tartışırız. Hatta, kavga da ederiz ama birlik ve beraberlik içindeyiz." Bu mesaj yerini buldu. Bilhassa son gelişmelerden sonra, "Türkiye'de ne oluyor" diye hop oturup hop kalkan dış piyasalar için olumlu bir mesaj oldu. Hepsi o da değil. Başka şeyler de vardı o güne ait. Liderlerin kurduğu iletişim mesela. Bu konuyu irdelemek için bir gün öncesine dönmek lazım. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, cuma akşamı Dedeman Otel'de verilen resepsiyondan hemen önce yaptığımız sohbette, Anadolu'dan çok sayıda gelen olduğuna dikkat çekerek; "Normalde bin 500 kadar başkan ve temsilci gelmesi gerekiyordu. Oda ve borsa başkanları, meclis üyelerinin de ısrarla gelmek istediklerini söyleyince, 'Peki' dedim. Yarın salonda en az 3 bin kişi olacak" dedi. Bu sözler, ilginin yoğunluğunu gösteren işaretlerdi. Bir de, yaptıkları nabız yoklamasında kimsenin tartışma taraftarı olmadığını ve istikrarın devam etmesi için gayret sarf edilmesini istediklerini söylemişti Hisarcıklıoğlu. Gerçekten ertesi gün 3 bin, belki de daha fazla başkan ve temsilci katıldı TOBB ETÜ Salonu'nda yapılan Genel Kurul'a. Birçoğu ayakta kalmasına rağmen herkes soluğunu tutup Hisarcıklıoğlu ve Başbakan Erdoğan'ın konuşmasını dinledi. İstikrarla devam Hisarcıklıoğlu, hükümetin başarılarını özetleyen konuşmasının ardından "Rehavete kapılmayalım" dedi. "Reformları tamamlayalım." Ankara'dan destekli iş yapma devrinin bitmesini ve rekabetin eşit olmasını da istedi. Hesap vermeyenlerin hesap soramayacağına dikkat çekip; "Hesap soramayan ise ciddiye alınmaz" diye ilave etti. "Biz popülizm değil, gelecek istiyoruz" dedi. Türk müteşebbisinin globalleşme yolunda çaba harcadığı şu dönemde önündeki engellerin kaldırılmasını isterken; sık sık uzlaşmanın gerekliliğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu'nun konuşması 23 kez alkışlarla kesildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise yatırım yapmak isteyenlere Ankara'nın artık gölge yapmadığını ve devletin ekonomiden elini çekmesi için gayret sarf ettiklerini söyledi. "Türkiye'nin istikrarına, huzuruna ve zor kazandığı itibarına gölge düşürmek isteyenlere izin vermeyin" diyen Erdoğan, salondan 5 kez alkış aldı. Bu alkışlar, Erdoğan'ın performansının düşük olduğu şeklinde yorumlandı. Gerçekten çok yorgundu Başbakan. Konuşmasının özeti, 'Birinci önceliğimiz daima ekonomi oldu. Hâlâ da gece gündüz koşturuyoruz' olan Erdoğan, 'Bu çalışmaya karşılık bize ve bizim getirdiğimiz istikrara sahip çıkın' demeye getirdi her hali ve tavrıyla. Baykal da 5 kez alkışlandı. Onun konuşması ise iş adamları ve sanayicilerin daha önce dile getirdikleri problemlerin birebir tekrarı gibiydi. İçinde çözüm olmayan bu konuşma, delegeler tarafından pek fazla kaale alınmadı ve salonu terk eden delegeler kendilerini temiz havaya attı. Dışarısı panayır yeri gibiydi. Kayseri Ticaret Borsası'nın ikram ettiği ekmek arası sucukları yiyip Manisa Ticaret Borsası'nın lokması ve Gaziantep Ticaret Borsası'nın standında verilen baklava ile ağzını tatlandırdı binlerce üye. Baykal'ın konuşması bittiğinde salonda 300 kişi ya vardı ya yoktu. Onların çoğu da bürokratlardı zaten. Ancak, Baykal'ın milli sermayenin güçlendirilmesi hakkındaki sözleri takdir topladı ve alkışlandı. Ankara'dan döndüğüm günden beri kendi kendime sorup duruyorum, bu Kongre'de ne gördüm, diye. Birinci gördüğüm fotoğraf, Hisarcıklıoğlu'nun "Anadolu istikrarın devamını istiyor" diye dillendirdiği fotoğrafla birebir tutuyor. Bu tespit çok doğru. İkincisi ise Başbakan Erdoğan'ın ne yapıp edip biraz dinlenmesi lazım. Performansı gerçekten çok düşüktü. Kolay değil tabii, günde 3-4 saat uyku ya uyuyor ya uyumuyor. Ondan sonra o ülke senin bu toplantı benim koşturuyor. Açılışlar da cabası. Bünye dayanır mı buna? İsyan ediyor tabii. Dediğim gibi; kendisine gelmesi için biraz istirahat etmesi lazım.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.