Kuzey Kıbrıs uçtu

Bir zamanlar Türkiye ile başabaş gidiyordu kişi başına düşen milli geliri ama KKTC son iki senede 2.5 kat arttırdı bu oranı. Tamı tamına 10 bin dolar şimdi bu rakam. Kuzey Kıbrıs'ta baş döndürücü bir değişim yaşanıyor. Müthiş! Yabancılar ha bire Kuzey Kıbrıs'a geliyor ve yerleşmek için bina satın alıyorlar. Milli gelir artışında turizm ve inşaatın çok önemli bir rolü olmasına rağmen yine de yeterli gelmiyor bu yatırımlar Kuzey Kıbrıs'a. 12 bin civarında bir yatak kapasitesine ulaşmış sektör ama bunlardan ancak beş bini standartlara uygun. Bu da tur operatörlerinin ilgisini çekmiyor tabii. İki senedir turizm patlaması yaşanıyor. Bafra mesela. Bölge tam 5 kilometre uzunluğunda bir sahil şeridine sahip ve burası turizme tahsis edilmiş. 12 yeni tesis inşa ediliyor ki, toplam yatak kapasitesi 8 bin 500'ü geçiyor bu otellerin ve hepsi de dünyada eşi emsali olmayan güzellikte. MNG Holding Antalya'daki otellerinde nasıl Topkapı Sarayı ve Kremlin temasını işlemişse, Kaya Grup da Bafra'da inşa ettiği bu muhteşem otelde "Artemis Tapınağı"nın bire bir örneğini yapmış. Diğer 11 otelin de işlediği bir tema var. KKTC Ekonomi ve Turizm Bakanı Derviş Kemal Deniz, Kuzey Kıbrıs'ın ayakları üzerinde durabilmesi için turizme ağırlık vermeleri gerektiği düşüncesinde ve bu inançla çalışıyor. Tabii hemen şunu da belirtmek lazım ki, yatırım salt iyi niyetle olmuyor; bilgi de gerekli!.. Bafra gezimde Artemis Palas'ı da ziyaret ettim. İnşaatı henüz tamamlanmış değil ama birkaç aylık bir işi kalmış. Kaya Grup Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cihangir Coşkun Kubilay'ı bir dokundum, bin 'ah' işittim!.. > İşin içine acemilik girince Yanlış anlaşılmaya neden olmaması için hemen söyleyeyim ki, tarafların birbirine verdiği destek tahminlerin fevkinde. Bir kere yatırıma tahsis edilen arsalar çok cüzi bir bedel karşılığında tahsis edilmiş. Ayrıca, lazım olan finansmanın yüzde 60'ı Yatırım Bankası tarafından veriliyor. Bunlar küçümsenecek destekler değil tabii. Yatırımcıların da başta cesaret olmak üzere birçok fedakarlıkları var bu projelerin hayata geçirilmesinde. Kimsenin yatırım yapmayı düşünmediği bir ülkeye gidip oranın toprağına para gömmek, har babayiğidin harcı değil. Kaya Grup yapmış bunu; hem de inşaatı emsallerinden çok daha hızlı bir şekilde inşa ederek yapmış. Artemis neredeyse bitmek üzere. Diğerleri arasında çivi çakmayan dahi var! Cihangir Coşkun Kubilay'ın ilk sözü, "KKTC'ye güveniyoruz ve biz bu ülkenin geleceğine yatırım yaptık" oldu zaten ama söylediği teferruat gibi görünen şeyler bir işletmeyi yoran ve hızını kesen cinsten. Bir iskele yapmışlar. Ertesi gün durdurma kararı çıkmış. "Fazla uzun oldu" diye. "Kuyu kazıyoruz, kapatılıyor" dedi Kubilay. "Denizden yemek için balık tutsak, problem oluyor!" Su, elektrik, kanalizasyon ve yol çalışmaları henüz tamamlanmış değil. İnşaatların vaktinde tamamlanmamasına biraz da bu altyapı eksikliği neden olmuş. Hadi bunlar öyle veya böyle aşılır, diyelim. Ya, istihdam ve iaşe? Onlar daha büyük problem! Kıbrıs'ta işçilik pahalı. "Bazı işçilerimi Çin'den, Hindistan'dan getireceğim belki ama kanunlar müsaade etmiyor buna. Yöneticilerimin ise kesinlikle Türkiye'den gelmesi gerekiyor. Bu da mümkün değil" dedi Cihangir Coşkun Kubilay. Meyve, sebze ve et için de geçerli bu. "Senede 5 milyon yumurta tüketecek bu otel" diyen Kubilay, bu gibi meselelerin şimdiden halledilmesi gerektiğini söyledi ki, yerden göğe kadar haklı. Kuzey Kıbrıs'tan bu kadar yumurta temin etmek imkansız. Et, süt, yağ... Hakeza, meyve, sebze ve et. Bunlar küçük gibi görünse de yarın ciddi sıkıntılara sebep olması muhtemel her birisinin de. Bir de inşaatı erken tamamlamanın ceremesi var ki, ne siz sorun; ne de ben söyleyeyim!.. Bafra'daki arazi kayalık bir zemine sahip. Temel açmak için bu kayaların dinamitle parçalanması gerekiyor. Yandaki otel temel açarken, Artemis Palas'taki turistin patlamayla havaya sıçradığını düşünebiliyor musunuz? Ya da kırılan camları? Alarko Holding'in yapmaya hazırlandığı 600 yat kapasiteli yat limanında bu problemler yaşanmamış. Nedeni de, onların projede tüm detayı dikkate almaları. İyisiyle kötüsüyle böyle bir KKTC var, hemen güneyimizde.