İş adamları ve bankacılar ne zaman ağzını açsa, "Medyadan gerekli ilgiyi görmüyoruz" diye yakınırlar. Gerçekten öyle mi? Bana kalırsa tam tersi. Bugün Türkiye'de neresinden bakarsanız bakın, dergileri de dahil ettiğinizde günde ortalama 100 sayfayı bulan ekonomi haberi yayımlanıyor. İş âleminin bu kadar çok sayfayı doldurabilecek kadar aktivite ve reklam üretebildiğini ben şahsen düşünmüyorum. Medya bir adım önde yani. Hürriyet gazetesi mesela. Her gün ortalama 8 sayfa ekonomi haberi yayımlayıp iş adamlarının başarı öyküsüne kadar veriyor. Veriyor ki, potansiyel müteşebbisler de moral bulup harekete geçsin. Sabah, Milliyet, Vatan da öyle. Gazetelerin hepsi iş dünyasının içinde. Ekonominin nabzını tutmak için ter akıtıyorlar. Başarılılar da. Başarı kolay elde edilmiyor tabii. Gazetelerin ekonomi sorumlularının tecrübe ve birikimlerinin çok büyük rolü var bunda. Vahap Munyar. Kendisi senelerin gazetecisi ve bugün Hürriyet Gazetesi'nin ekonomi müdürü. Uzun süredir ifa ediyor bu görevi. Sempatik karakteri ve mütevazı kişiliğiyle işini iyi yapan bir yönetici. Ertuğrul Özkök bile onun gazetenin gizli genel yayın müdürü olduğunu itiraf ediyor. Hürriyet gazetesinde çıkan tüm ekonomi haberleri, Vahap tarafından okunmadan yayımlanmıyor. İşinde böyle de titiz yani. Finans ve reel ekonominin her türlü haberi işlenir onun gazetesinde. Şimdi KOBİ'lere daha bir önem vermeye başladı ki, iyi ediyor. Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Yavuz Semerci de öyle. Meslek aşkıyla parlak zekasını birleştirip öyle yazıyor o kıvrak kalemiyle yazılarını. Her yazısı, sağlam bir mantık ürünüdür onun. Aynı gazetede finans haberlerini yöneten Abdurrahman Yıldırım hakeza. Sektörün rotasında sanki o var. Her bir konuyu araştırıp yazmak onun tutkusu. Vatan'ın zirveye koşmasında çelebi davranışlı Ercan İnan'ın gayretleri gözardı edilebilir mi? Aynı zamanda Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Başkanı Celal Toprak'ın Dünden Bugüne-Tercüman'a katkısı inkar edilecek cinsten değil. Milliyet için de aynı şeyler geçerli. Murat Sabuncu'nun çalışkanlığıyla kimse aşık atamaz. 24 saat işiyle yaşayan birisi. Osman Arolat hakeza. KOBİ'lerin hemen yanında onun yönettiği Dünya gazetesi duruyor.. Akşam Gazetesi Ekonomi Müdürü Hasan Eriş ise titizliğiyle ün yapmış bir gazeteci. Zaman'dan Kadir Dikbaş ise fedakarlık numunesi adeta. Senelerin ekonomi muhabiri Celal Pir bugün NTV'yi sırtına aldı aslanlar gibi götürüyor. Enis Berberoğlu ve Meliha Okur ise CNN Türk'te aynı başarıyı sürdürüyorlar. Bu saydıklarım ilk aklıma gelen birkaç isim. Sayamadığım daha yüzlerce var geride. Sadece yazı yazıp yorum yapanları da cabası. Hele bir de muhabir ordusu var ki, gerçekten zımba gibi hepsi de bu gençlerin. Ayrıca meraklı, araştırmacı, sorgulayıcı ve takipçi de. Bunu şunun için yazdım. İş âlemi hiç endişe etmesin. Hele bürokrat ve siyesiler hiç etmesin. Onlar ne kadar koşarsa koşsun, medya mutlaka onlardan bir adım önde olacaktır. Yeter ki koşsun onlar. MI ACABA?!. Muğla-Köyceğiz'e çamur banyosu için 200 bin turist geliyormuş... 70 milyonun şansı bu işte, Köyceğiz'e gitmeden doyuyor çamura! * Almanya'da yayınlanan 'Kadınları anlama kılavuzu' piyasaya çıkmış... Çok kitap yazıldı bu hususta ama kadını anlayan hiç çıkmadı! * Kulağı, parmağı veya ayağı orantısız olan kişiler hırçın oluyormuş... Estetikçilere bir iş daha!..