NATO Zirvesi ve ben

A -
A +

Söylemesi ayıptır, bugünlerde zil takıp oynuyorum, hem de ne oynama: Şıkıdım, şıkıdım!.. NATO Zirvesi sebep oldu buna. Trafik daha şimdiden karman çorman. 27 Haziran Pazar gününden itibaren ise adım atmanın imkânı kalmayacak. 29 Haziran Salı akşamına kadar üç gün metro çalışmadığı gibi havaalanından Çırağan'a kadar sahilyolu da kapalı. Taksim tarafına giriş-çıkış izne bağlı. İstanbullu perişan!.. Aklı başında birisi bu duruma sevinip de oynar mı? Ben deli değilim. Oynamamın sebebi de bu değil zaten. İstenirse bir ayda tramvay yolu tamamlanabiliyormuş da ben ona oynuyorum; şıkıdım, şıkıdım!.. Asfalt yapmak hiç de problem değilmiş; şıkıdım, şıkıdım!.. Çevre düzenlemesi çok kolaymış; şıkıdım, şıkıdım!.. Çöp meselesi çözümsüz değilmiş; şıkıdım, şıkıdım!.. İstanbul'da kuş uçurtmayacak kadar etkili bir güvenlik varmış da haberimiz yokmuş; şıkıdım, şıkıdım!.. Her tarafı ayna gibi yapmak mümkünmüş; şıkıdım, şıkıdım!... Ben madalyonun bu yüzüne bakıp oynuyorum. Öbür tarafı farklı tabii. Esnaf dükkanını açamayacak, açsa bile müşteri gelmediği için sinek avlayacak. Vapur ve metro o günler çalışmayacak ve otobüs güzergâhları değişiyor. Yani toplu taşıma durma noktasına gelecek o üç günde. Kendi aracıyla yola çıkan hepten yandı. Vatandaşın işine gidip gelmesi imkânsız derecede zorlaşacak. NATO Zirvesi, istisna tabii ama İstanbul'un bu tür toplantılara ihtiyacı var. Geçmişte de bir Habitat yapılmış ve İstanbul'un başta kaldırımları olmak üzere birçok eksiği gediği o dönemde tamamlanmıştı. NATO Zirvesi de öyle. Şehrin çehresi değişti. Hakeza, geçenlerde yapılan İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) toplantısı. Bu toplantılar İstanbul'u marka yapmak için gerekli. NATO Zirvesi için dünyanın merkezi sanki İstanbul'a taşınıyor. 55 ülkenin askerî ve siyasî liderlerini ağırlayacak olan şehir tüm gizemiyle misafirlerini karşılamaya hazırlanıyor. Sadece ABD'den bin kişi geliyor. Oteller tıklım tıklım dolu. Bu iş için NATO'nun yaptığı 30 milyon dolarlık yardım cabası. Gazeteler, 'İstanbul felç' diye manşet atıyor. Yahut da '3 gün NATO işgali' diyor bu zirveye. Bazıları ise 'Skandal' olarak nitelendiriyor, şehrin halini. NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer, "Nato Zirvesi nedeniyle İstanbul'da alınan güvenlik tedbirlerinin rahatsızlık vereceğini biliyorum. Şimdiden özür dilerim" dedi. Bendeniz de özür diliyorum tabii. Daha önce de arz ettiğim gibi ahali rahatsız oldu diye oynamıyorum. Bu sıkıntıyı çekmeden hiçbir şeye sahip olamadığımıza dikkat çekmek için söylüyorum tüm bunları. Ne ka ekmek, o ka köfte!.. Şehrimiz olduğu gibi kalsın, yeter ki sıkıntı çekmeyelim, deme lüksümüz yok artık. İstanbul'un mutlaka bu gibi etkinliklere ev sahipliği yapması lâzım. Ha, bir kısmının dediği gibi bu toplantılar, şehrin dışında olamaz mıydı? Olurdu tabii ki. Fakat, şehrin göbeğinde bu sıkıntıyı çekmeden diğer alternatifleri düşünemiyoruz! Bu arada mağdur olanların öfkesini saygıyla karşıladığımı da peşinen söyleyeyim. Demokrat bir kafayla ekonomik tepki vermeyi öğrenmek az şey mi?.. Terör ise çok kötü, kınıyorum. MI ACABA?!. Bush, Ankara'da 'Türkiye, BOP için örnek ülke' sinyali verecekmiş... Yerinde duran cisme sinyal vermenin manası ne ki? *** By-pass ameliyatı geçiren Bahçeli'ye Ecevit, 'Allah mesut etsin' demiş... Dili sürçmüş ama yine de iyi bir şey söylemiş! *** ABD'den dönen Sarıgül, parti lideri gibi karşılanmış... 'Gibi'si fazla, oraya gidip de lider olmayan mı var? *** DSP Genel Başkan adayı Zeki Sezer, 'Partiyi iktidara taşımaya adayım' demiş... Hiç zahmete girmesin, doğruca antikacıya götürsün!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.