Rahmi Koç'un rüzgarı

A -
A +

Rahmi Koç, iki yıl sürecek olan dünya turuna çıktı geçen hafta sonu. 20 milyar dolara yakın cirosu olan bir holding patronu bu kadar çetin bir dönemde uzun bir tura çıkabiliyorsa; durup orada bir düşünmek lazım. Avrupa Komisyonu 6 Ekim'de Türkiye için hayati öneme haiz 'İlerleme Raporu'nu açıklıyor bir kere. 17 Aralık ise dananın kuyruğunun kopacağı gün. Türkiye'nin müzakere tarihi oylanıyor o gün çünkü. Buna rağmen Rahmi Koç, gitti. Evet, her üç ayda bir Türkiye'ye gelecekmiş, internetten hem Türkiye'yi hem dünyayı ve hem de şirketlerini katip etme imkanı da varmış. Hatta ve hatta Koç'un turu, www.nazenin4.com.tr'den izlenebilecekmiş de. Ayrıca dileyen dostları aynı site üzerinden Rahmi Bey'le sohbet etme şansına da sahipmiş. Nerede olursa olsun her gün sabah Tükiye saati ile 8.30'da aile fertleriyle görüşecekmiş. Daha bitmedi. Rahmi Koç'un dünya turuna çıktığı Nazenin 4 adlı tekne, öyle sıradan bir tekne değil. 37.5 metre uzunluğundaki bu mütevazı tekne modern teknolojinin son harikası olarak nitelendirilen navigasyon ve iletişim cihazlarına sahip ama yine de durup düşünmek lazım. Rahmi Koç, yanındaki 7 kişiyle birlikte yelken açıp yelken toplayacak, nöbet tutacak, hatta temizlik yapacak. Disiplinli, belki gündelik hayatından daha disiplinli bir hayat bu. Bütün bunlara rağmen, yine de bu eyleme 'Büyük cesaret' diyorum. İşini gücünü bırak, denizde o marina senin bu marina benim dolaş. Koç Holding yöneticileri profesyonel, bu doğru. Şirketlerin global kültüre sahip olduğu da herkesin malumu. Bu geziye çıkabilmek için Rahmi Koç'un yöneticilerine çok güveniyor olması yetmiyor; ülkede istikrar olması ve tabii bir de ülkeyi yönetenlerin de ona güven vermesi lazım. Yoksa bir insan; hem de o ülkenin en zengin holdinginin sahibi bir insan; her şeyi geride bırakıp nasıl denize açılabilir ki? Rahmi Koç'un, ülkenin içinde bulunduğu şartlara ve Türkiye'yi yönetenlerin bilgi ve becerisine tıpkı kendi yöneticilerine inanıp güvendiği gibi güvenmesini can-ı gönülden dilerim tabii. De, ben şahsen o kanaatte değilim? Madem öyle, Rahmi Koç, "Dünya fani. Ben iki sene yaşayayım da gerisi ne olursa olsun" demiş olabilir mi? Asla! Rahmi Bey işadamı. Eşeğini sağlam kazığa bağlamadan tevekkül etmez o. Seyahate çıkmadan önce bir televizyon kanalına verdiği mülakatta, "Müzakere tarihi verilmesi hususunda bir endişem yok" dedi Rahmi Koç. "Fakat, esas çetin dönem ondan sonra başlıyor!" Bu sözlerden hareket edip bir sonuca varmak mümkün aslında. Rahmi Koç, ülkeyi yönetenler ve içinde bulunulan şartlardan ziyade belki AB'ye güveniyor. Bu bir. Bir de, AB'nin her halûkarda ülkeye istikrar getireceğini düşünüyor olmalı ki, bu kadar rahat davranabiliyor. İyi yolculuklar Rahmi Bey, rüzgarın bol olsun. İnşallah her şey senin düşündüğün gibi gider de ne sen seyahatini yarıda kesip ülkeye dönmek gibi nahoş bir durumla karşılaşırsın; ne de biz bugünleri çırayla arayacak bir hale düşeriz. > MI ACABA?!. Yan etkisi olmayan zayıflama ilacı yokmuş... Bel ince olsun yeter, yan önemli değil! *** Erdoğan, "Hortum kesildi milli gelir sürekli artıyor" demiş... Bu nasıl hortum ki, kestikçe kalkınıyoruz! *** Avrupa'nın en uzun yaşayan kadınları İspanyollarmış... Yunanlılar da öyle, her ikisi de zeytinyağı yiyor çünkü! *** Köpeklerin de artık cep telefonu olacakmış... Ben bir tane daha alayım da bari bir farkım olsun!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.