Sanayici dertli

Geçen hafta toplanan İstanbul Sanayi Odası (İSO) meslek komiteleri, İstanbul Sanayi Forumu'nu gerçekleştirdi. Dört dörtlük bir toplantıydı bu. Tam bir beyin fırtınası estirildi. Hükümetle sanayiciyi buluşturup tarafların birbirini dinlemesine zemin hazırlaması bakımından da çok önemliydi bu forum. Fakat, yoğun gündemin içinde onların çoğu buza yazılan yazı gibi silinip gitti. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, yabancı sermaye konusuna temas etti mesela. Türkiye gibi bürokrasiyle, o yetmiyormuş gibi kayıtdışıyla, o da yetmiyormuş gibi yüksek faizle cebelleşmekten yorgun düşen ülkelere oksijen görevi yapan yabancı sermaye neden gelmiyor acaba? "Bunların nedenini çok iyi biliyoruz" diyen Tanıl Küçük, yatırımlar için müsait iklim şartlarının bir türlü oluşturulamadığından yakındı. Böyle giderse, değil dışarıdan yatırımcı gelmesi, Türk sanayicisinin yurtdışına kaçışının devam edeceğinin altını çizdi. Türkiye'ye yabancı yatırımcı gelmiyor maalesef! 2004 yılının ilk çeyreğinde gelen doğrudan yatırımın hepsi 240 milyon doları ancak buluyor. 2003 senesinde 1990-2003 döneminin en yüksek açık işsizlik oranına ulaşan Türkiye'nin dişinin kovuğunu bile doldurmayacak bir miktar yani. Ya, istihdam üzerindeki yüzde 42.1'lik vergi yüküyle OECD ülkeleri arasında en yüksek orana sahip olan Türkiye'de vergi dairelerinin mükelleflerden pazarlık usulü vergi toplamaya çalışmasına ne demeli? Tanıl Küçük, bu uygulamanın çok mahzurlu olduğuna dikkat çekip bitirilmesini istedi. Konfeksiyon ve hazır giyim sektörü adına konuşan Okan Oğuz ise emek yoğun bir sektör olan konfeksiyon sektöründe istihdamı teşvik edici enstrümanlar geliştirilmesini isteyerek; istihdamı arttıran işletmeler üzerindeki prim oranlarının kademeli olarak düşürülmesinin sektör için etkili bir çözüm olacağını savundu. Kayıtlı istihdam üzerindeki yüklerin çok ağır olmasından dolayı kaçak işçi çalıştırma oranındaki artışa da dikkat çeken Oğuz, işsizliği büyük ölçüde arttıran bu uygulamanın acilen önlenmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca KDV oranlarının indirilmesinin de sektöre rekabet şansı kazandıracağını hatırlatan Okan Oğuz, Çin'e karşı başlatılan 'İstanbul Deklarasyonu' isimli girişime hükümetin ayrıca destek vermesini istedi. Kara taşıtları ve yan sanayi sektörü adına söz alan Ömer Bilgin'in üzerinde durduğu konu ise ithalat rejimi ile ilgiliydi. Türkiye'ye kullanılmış motorlu araç girişini kendilerinin de istemediğini belirten Bilgin, "Ancak, sektörün rekabet gücünü arttırmak için kullanılmış yan sanayi makinelerinin 5 yıl satmamak kaydıyla ithal edilmesinin faydası tartışılmaz" dedi. Meslek komiteleri ortak toplantısında söz alan temsilci sayısı bu kadarla sınırlı değildi tabiî. Sayı da çoktu, problem de. Yarın yine aynı konuya devam etmek dileğiyle... MI ACABA?!. İngiliz bilim adamları kendi kendini temizleyebilen cam üretmiş... Bizim gibi kendi kendini lekeleyen bir ulusun yanında ne ki o? * Son yapılan mini seçimde CHP yine perişan olmuş... Bir de kendisi kabul etse! * Kuzey Kutbu'nda 100 yıl sonra hiç buzul kalmayacakmış... Bizim buralarda daha şimdiden insan kalmadı!