Sigaradan uzak durun

A -
A +
Kanser hakkında iki haberim var size. Biri iyi, biri kötü. Önce kötü olanı vereyim: Dünyada her sene 12 milyon kişi kansere yakalanıyor ve 7 milyon 500 bin hasta ölüyor. Şayet böyle devam edecek olursa 2030 yılında kanserden ölen sayısının 12-13 milyonu bulacağı, hasta olanların ise 22 milyona çıkacağı tahmin ediliyor! Bunun bir de maliyeti var tabii. 2030'da 458 milyar dolara ulaşacağı bekleniyor. Ki, bu rakam zengin ülkeleri dahi zorlayacak bir rakam! 
Gelelim iyi habere. Son senelerde kanser tedavisinde başarılı sonuçlar alınmaya başlandı. Çocuk kanserinde tedavi başarısı 1960'lı yıllarda yüzde 20 civarında iken bugün yüzde 80. Erişkinlerde ise yüzde 70. Bu verdiğim rakam gelişmiş ülkelere ait bir rakam. Türkiye'de erişkin kanserinde başarı oranı yüzde 60, çocukta ise  yüzde 70. Ülkenin ekonomik durumu göz önüne  alındığında Türkiye'nin kanserle mücadelede başarılı olduğunu söylemek mümkün. 
De... kanserle baş etmekte en önemli görev yine bizlere düşüyor. Sağlıklı beslenmeye ve egzersiz yapmaya gayret etmeliyiz bir kere. Hele sigara konusunda çok dikkatli olmalıyız.  Türk Radyasyon Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sedat Koca, akciğer kanserine dikkat çekti ve "Mesleki hayatım boyunca sigara tiryakisi olmayan iki akciğer kanseri vakası gördüm" dedi ve "akciğer kanserine yakalanmak istemeyenlerin sigaradan uzak durması gerektiğini" söyledi. Türkiye'de her sene 200 bin kişi kanser oluyor ve bunların yüzde 40'ı akciğer kanseri hastası!
Kanserle mücadelede başarı elde etmek için devlet, STK, sağlık kuruluşları ve tabii medyanın el ele verip birlikte çalışması gerekiyor. Hekimler bu konuda oldukça dikkatli ve dünyadaki gelişmeleri an be an takip ediyorlar. Geçen hafta Antalya'da gerçekleştirilen 20. Ulusal Kanser Kongresi'ne bin 500 civarında onkolog katıldı ve mesleki tecrübelerini paylaştılar. Dünyadaki tıbbi gelişmeleri değerlendirdiler.  
20. Ulusal Kanser Kongresi Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk, "Tüm kanserlerin yüzde 30'undan korunmak mümkün" diyerek; korunmanın ne kadar önemli olduğuna işaret etti. Kanserle mücadelede takip edilecek diğer iki strateji ise "kanser taramaları" ve "kanser tedavi hizmetleri." Meme, prostat, serviks ve kolon kanserinde tarama hayat kurtarıyor mesela.   
Kanser hastalığının tedavisinde malum, ilaç ve radyoterapi kullanılıyor, cerrahi müdahale yapılıyor. Bu yöntemlerin her birisi ayrı bir ihtisas gerektiriyor hiç şüphesiz. Ayrıca kanserin cinsine göre  uzmanlaşma da şart oldu. Her gün yeni bir ilaç üretiliyor ya da teknolojik gelişme oluyor çünkü. Bir onkolog ya da radyoterapi uzmanının bütün bu değişiklikleri takip etmesi neredeyse imkansız hale geldi.
Dolayısıyla hekimlerin kendi ihtisas alanlarında uzmanlaşması ve diğer branştaki meslektaşları ile birlikte çalışması zaruret haline geldi. Türk onkologlar işte bunu yapıyor ve başarı oranlarını arttırıyorlar. Hastalığın takibi hususunda da oldukça hassas davrandıklarını söyleyebilirim. Şayet devlet tarama imkânlarını biraz daha arttırırsa, kanserle mücadeledeki başarı oranının daha da artacağı kanaatindeyim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.