Sportmen bakanlar

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ve Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker ile birlikte kutladık. Tam bir şölendi. Ankara Keçiören Stadyumu'nda 10-12 yaş Dünya Çocuklar Karması ile Türkiye Çocuklar Karması dostluk maçı vardı. Bir etkinliğin merkezinde çocuk olur da orası şenlenmez mi? İddialı bir maçtı ve çocuklar fazlasıyla hırslıydı ama büyümüş de küçülmüş o çocukların centilmenliği ve stadı dolduran yine o yaştaki çocukların şen şakraklığı Ankara semalarında hoş bir seda olarak yankılandı. Spor bu, insanın kanı kaynıyor haliyle. Eşofmanlarını çeken Şahin ve Eker, ikinci yarıda sahaya indi. Güzel de oynadılar ama Şahin'in hava toplarında biraz daha dikkatli olması lazım. Top yerine çocuklardan birine kafa vurup yüreğimizi ağzımıza getirdi! Bereket buz torbaları vardı da şişler fazla büyümeden indirildi. Allah şifalar versin, aslında başlama vuruşunu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapacaktı. Rahatsızlığı nedeniyle katılamadı. Brezilya, Güney Afrika, Fransa, Almanya ve Rusya'dan gelen çocuklarla bizimkilerin yaptığı dostluk maçı bir gösteri mahiyetindeydi ama bu iş ciddi bir iş. Danone'nin sponsorluğunda organize edilen ve 81 il ve 4 bin 500 okulda gerçekleştirilen müsabakaların sonucunda şampiyon olan takım, daha sonra 32 ülkenin şampiyon takımıyla mücadele için Paris veya Lyon'a gidiyor ve orada ülkemizi temsil ediyor. 2007'de bu şampiyonanın İstanbul veya Antalya'da gerçekleştirilmesi için kulis yaptıklarını söyledi Danone Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Öğüt. Danone Uluslar Kupası sayesinde çocuklarımız hem lig takımlarında oynama şansını elde ediyorlar, hem de Zidane gibi futbol efsaneleriyle tanışma fırsatı yakalıyorlar. Çocukların en büyük şansı belki de kendileriyle Futbol Federasyonu Araştırma Planlama Eğitim Koordinatörü Gündüz Tekin Onay'ın ilgileniyor olması. Galatasaray'da top koşturan Serdar, Aydın, Erkan, Serkan... bu dört futbolcu Danone Küçükler Futbol takımlarından yetişmiş mesela. Şimdi de bütün gözler Kutbettin'de. Mardinli Kutbettin, dünya karmasında 9 numaralı formayı giyiyor ve geleceği parlak bir futbolcu gözüyle bakılıyor kendisine. ? Sayısız fayda var Bu hadiseye salt futbol olarak bakmamak lazım. Olayın futbol kadar, sosyal ve ekonomik yönden de ülkeye önemli katkıları oluyor çünkü. Türkiye'de yabancı sermaye girişiyle başladı bu tür faaliyetler. Coca Cola, Nike ve Danone bunların en başta gelenleri. Danone 10-12 yaş grubuna, Coca Cola ve Nike, daha başka gruplara yönelik faaliyet gösteriyorlar ve Türkiye milyona varan genç çocuk onların sponsorluğu sayesinde hem spor yapıyor ve hem de kabiliyetleri nispetinde kendilerini ispat edip geleceğin yıldızı oluyorlar. Ayrıca, Donone'nin bu faaliyetleri sayesinde paketlenmiş gıda tüketimi de arttı. Bugün Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde bile sokakta yaşayıp tiner ve bali bağımlısı çocukların sayısı hiç de küçümsenecek gibi değil. Bu firmalar, yaptıkları aktivitelerle çocukları kötü alışkanlıklardan kurtarıp onların daha verimli ve vizyon sahibi olmalarını sağlıyorlar. Yerli firmalarımızdan Sabancı, Koç ve Eczacıbaşı, Kale Grubu'nun bilhassa eğitime yönelik gayretlerini unutmamak lazım tabii. Onlar da önemli bir boşluğu dolduruyor ve çocukların geleceği daha az problemli hazırlanmalarını ve yere daha sağlam basmalarına zemin hazırlıyorlar. Danone, süt ve süt ürünleri, su ve bisküvi olmak üzere 3 gıda sektöründe faaliyet gösteren bir dünya markası. Tüm dünyada yaptığı ciro 15 milyar euro civarında. Büyük rakam tabii. Dolayısıyla eğitim, sağlık ve spor gibi etkinliklere bütçe ayırması mümkün oluyor. Türkiye'de çocuk futbolu için her sene bir milyon euro harcıyor. Türk işletmelerinin ciroları ve iş hacimleri elbette ki Danone kadar değil. Ama yine de bu tür sosyal aktivitelerde yer almaları, olanların ise biraz daha fazla fon ayırmaları iyi olur herhalde.