Tam bir yumak! Sağlık sektöründen bahsediyorum. Daha doğrusu Sağlık Bakanlığı - Üniversite kavgasından! Düğümlenme bu noktada çünkü. Çözene aşk olsun! Şimdi yabancı doktor ve hemşire izni de çıktı ya; seyreyle gümbürtüyü! Şurası gerçek ki, bu reform sancılı bir reform olacak? Doğru, hangi reform sancısız geçti de bu geçsin ama burada inatlaşma var ve vatandaş mağdur olmaya başladı. Geçenlerde Türk Radyoloji Derneği'nin tertiplediği "Ulusal Kongre" vardı; 32'ncisi hem de. Birçok yerli ve yabancı uzman katıldı bu kongreye. Oldukça başarılı da geçti fakat radyologların suratından düşenin bini bir paraydı! Moral sıfırdı. Ayrıca, çok da yorgundular! Nasıl olmasınlar ki? Performans uygulaması perişan etmiş! Türk Radyoloji Derneği Başkanı Dr. Okan Akhan, "Bir günde 170 MR (emar) mı olur" diye sordu. Sonra da kendi sorusuna kendisi cevap verdi: "Bir radyolog saatte 3 MR çeker ve tetkikini anca yapar bunların. Poliklinikler ve hekim üzerinde çok ciddi baskı var. Hastasına zaman ayıramayan doktor sayısı çoğaldı, tetkik yazamıyorlar!" 20 dakika sınırlamasının kaldırılmasının çok yanlış bir uygulama olduğuna dikkat çeken Akhan, "Tetkik istemek bilim olmaktan çıkıyor. Halbuki radyolojide teşhis, sürecin en önemli ayağıdır" dedi. Neresinden bakarsanız bakın; bu ikaza kulak vermemek başlı başına bir sorumsuzluktur! Radyoloji uzmanı çektiği MR'a tetkik yazamazsa, o MR'ın ne kıymeti olur ki? Sayısız mahsuru var bunun. Radyologun yazmadığı ya da eksik yazdığı tetkike bakan doktorun yanlış teşhis koyma ihtimali artıyor bir kere! Bir de bakıyorsun ki, hastanın hastalığı artmış ve kronikleşivermiş! Ondan sonra ayıkla pirincin taşını! Sil baştan MR, sil baştan tetkik ve gereksiz tedavi süresi! Akhan, "En fazla 100 MR" diyor. En fazla 100! Bir de hoca talebe ilişkisi var tabii. "Asistanlarımızla eğitim ilişkimiz azaldı" diyen Dr. Akhan, eğitimle ilgili alınan tedbirlerin kendilerini ürküttüğünü söyledi. Bunlar, ciddi sözler. Değil tamamı, onda bir doğru olsa, sistem çöker! Doktor, istediği kadar "hasta kutsaldır" desin. Sistem onun o feryadını yutar ve boşa gider sarf edilen onca emek ve para! Dr. Akhan'ın işaret ettiği bir diğer husus, tomografi merkezleri idi. Fabrika gibi çalışan tomografi merkezleri var. 400 bilgisayarlı tomografi ve alelacele yazılmış tetkikler! Bu merkezlerin mutlaka denetlenmesi lazım. Halkın sağlığı için şart bu. Dr. Okan Akhan'ın dediği gibi "suyu tersine akıtmaya uğraşmamak" lazım. İşe yaramayan tetkik ve görevini yapamaz hale gelmiş doktor yerine standardı yüksek sonuca odaklanmak lazım. Başka çare yok!...