Tek kanatlı uçak uçar mı?

Türkiye'nin "Orta Gelir Tuzağı"ndan çıkması lazım. Bunun için de finans kaynakları dahil olmak üzere ihracat, üretim ve hizmet sektörlerini gözden geçirmesi gerekiyor. Bilhassa beşeri sermayesini. İnsan kaynaklarını değerlendirme konusunda ciddi zafiyetler yaşıyor çünkü. Yetenek açığı konusunda rekor kırması da gayet net bir şekilde gösteriyor zaten bu zaafiyeti.

İçinde bulunduğumuz çağ, bilgi çağı. Bilgi olmadan ne teknolojiyi kullanma imkânı var, ne de üretme imkânı. Dolayısıyla Türkiye'nin o övündüğü genç nüfusu bilgi ile donatması gerekiyor. Bu da planlama ile mümkün. 

Eğitime ayrılan fonun arttırılması gerekiyor bir kere. Eğitimcilerin hayat standardı yükseltilmeli, statüleri ve maaşları arttırılmalı. Eğitim müfredatının da iyileştirilmesi lazım tabii. Ezberciliğe değil, problem çözmeye dayalı bir sistem için elzem bunlar.

Ayrıca öğrencinin öğretmenin anlattığı ile kalmaması ve sürecin içine çekilmesi de önemli bir unsur. Çevrede olup bitenle bağ kuramayan bir öğrencinin verimli olması mümkün mü? Okullara girişimcilik dersleri de konulmalı ki, fikir üreten bir nesil yetiştirilsin.

Bütün bu reformları gerçekleştirirken eğitimi sanayi, ticaret ve hizmet sektörleri ile koordineli çalışır hale getirmek de ayrı bir husus.

Bir de kadın istihdamı var tabii. Türkonfed bu konuda akademisyenlere ciddi bir araştırma yaptırttı. Çok çarpıcı sonuçlar çıktı ortaya. Son senelerde kadın istihdamında belli bir artış görülüyor ancak dünyada kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 51 iken Türkiye'de bu oran yüzde 32. Almanya gibi gelişmiş ülkelerde ise yüzde 60'ın üzerinde.

Akademisyenlerin hazırladığı bu rapor bir başka gerçeği daha ortaya koyuyor; o da şu: Gelişmiş ülkelerle mukayese edildiğinde Türk kadınının sosyal, hukuki ve ekonomik alanda birçok mağduriyete muhatap oluyor. Sosyal güvenlikleri yok mesela. Hanede bakıma muhtaç engelliye bakan kadına Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından asgari ücret tutarında sosyal yardım veriliyor ama sigortaları yok! Devlet "kayıt dışı istihdam" yapıyor yani. Tarımda çalışan 600 bin kadının da sigortası zaten yok.  

Çalışan kadının en büyük probleminden biri de kreş konusu. Çalışan kadının kreşe ödediği bedel kendi maaşını aşıyor. Ayrıca doğum iznine çıkan kadının işi korunmuyor genellikle. Bu da önemli handikaplardan biri.

Raporda kadın istihdamının arttırılması için tavsiye edilen başlıklardan birkaçı şöyle: Kreş meselesi mutlaka çözüme kavuşturulmalı. Kadın istihdamını arttırmak için vergi ve sigorta indirimi sağlanmalı. Doğum izinleri uzatılmalı. Çalışma süreleri azaltılmalı. Sosyal Güvenlik Kurumu'na ulaşım kolaylaştırılmalı. Eğitim seviyesi iyileştirilmeli.

Türkonfed Başkanı Süleyman Onatça "Kadının istihdama katkı vermediği ekonomiler, tek kanatlı uçağa benzer" dedi. Bu söz her şeyi özetliyor, aslında. Kadın ya da erkek; ekonomiye gerekli katkıyı veremiyorsa, o ülkede ne huzur olur, ne de refah.