Teknolojinin dayanılmaz cazibesi

A -
A +

Evet, dünya küçüldü; bu bir gerçek. De... ne oldu da küçüldü? İnternet sayesinde tabii. Küçücük bir tabletin, ya da mobil telefonun içine sığdı koskoca dünya. Dünyanın neresinde olursa olsun, istenilen bilgiye zorlanmadan ulaşabiliyor insanoğlu. Teknolojinin sunduğu bu imkânı gençlerin daha iyi kullandığı da başka bir gerçek. Türkiye bu yönden şanslı bir ülke. Genç nüfusa sahip çünkü. Altyapı da oldukça iyi. E-devlet mesela. Birçok gelişmiş ülkeden daha başarılı bir durumda. Alışveriş artık e-ticarete kaydı. Evinden çıkmadan istediği ürünü satın alması mümkünken neden mağaza mağaza dolaşsın ki tüketici? Türkiye 2011 yılında 23 milyar liralık bir e-ticarete ulaştı. Ki, geometrik büyüyor bu oran. Dedim ya, genç nüfus internet kullanıyor. Türkiye'nin bu potansiyeli dünyanın da ilgisini çekiyor tabii. Barselona merkezli The Water Team SL. firması da bunlardan biri. Altı yıldır Barselona, Madrid, Lizbon ve Sao Paolo'da "e-ticaret ve sosyal medya" temalı fuarlar tertipleyen bu firma, 30-31 Ekim 2012 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde müthiş bir organizasyon yapmaya hazırlanıyor. Fuar ve kongrenin harmanlandığı bu organizasyonda 70'ten fazla yerli yabancı firma yer alıyor. Çok sayıda konuşmacının katılacağı bu fuarda 70'ten fazla seminerin verilecek olduğunu da bildireyim. "The-eShow İstanbul" fuar ve konferansının 17 bin profesyonel tarafından ziyaret edileceği tahmin ediliyor ki, bu da Türkiye'nin bu işle ne kadar ilgili olduğunun en canlı örneği. Bu organizasyonun ETID ve EDER gibi e-ticaret dernekleri tarafından desteklenmesi de ayrı bir özelliği. Google, Mango, Facebook, Ford Motors, Forrester, Orchard Brands gibi dünya devlerinin CEO'larının katılacağı organizasyon; Türkiye'nin potansiyelini ortaya koymasının yanı sıra çeşitli ortaklıkların kurulmasına zemin hazırlaması yönünden de önemli. Dünyaya entegre olmak böyle bir şey işte. Bir ürünü kullanıyorsanız o ürünle ilgili aktiviteler sizin çevrenizde oluşmaya başlıyor. İştirakçiler geliyor, bilgi paylaşılıyor ve iş anlaşmaları imzalanıyor. Bir de tabii iştirakçilerin yaptığı harcamalar?var.?İstanbul'un?alışveriş merkezleri, otelleri ve restoranları da nasibini alacak elbette ki bu organizasyondan.?Ulaşım?araçlarından hediyelik eşya satıcılarına kadar her sektör için geçerli bu söylediğim. Türkiye'nin kongre turizmine ağırlık vermesi şart. Turizm ile kongrenin "yumurta-tavuk" hikâyesine benzer?bir?ilişkisi?var?çünkü. Kongre sayısı arttıkça ülkenin turizm geliri artıyor. Turizm canlandıkça ülkenin potansiyelini anlatmak kolaylaşıyor ve sanayileşmesi hızlanıyor. Dolayısıyla Türkiye'nin turizm potansiyelini hiç vakit kaybetmeden harekete geçirmesi lazım...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.