TIR'cı "tırlatmak" üzere

A -
A +
Türkiye ile Mısır arasında imzalanan Taşımacılık Anlaşması 22 Nisan günü sona eriyor. TIR sahipleri ve Ro-Ro taşımacıları tedbir istiyor...

Türk müteşebbisinin en önemli hasletlerinden biri de "zoru başarma" yeteneğidir hiç şüphesiz. İhracatçı için de geçerli bu. 2008 yılında Avrupa pazarı daralınca, hiç yılmadı ve alternatif aradı. Yeni gelişen bölgelere koştu. Elinde çanta ülke ülke dolaştı. Irak pazarıAlmanya'dan sonra Türk ihracatçısının ikinci pazarı oluverdi kısa sürede. Rusya zaten vardı; SuriyeMısırİranLibya ve Balkanlar peşinden geldi.
Şimdi RusyaUkraynaOrta Doğu ve Kuzey Afrika kriz yaşıyor. İhracat geçen ay bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 13 geriledi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi"Yılmak yok" dedi ve birkaç ay sonra ihracatta yine pozitif büyüme yaşanacağının altını çizdi. Avrupa pazarından gelen olumlu sinyaller böyle konuşturuyor tabii Büyükekşi'yi.
De... Bazı engellerin kaldırılması lazım ve onlar, ihracatçının üstesinden geleceği problemler değil. Mısır'la 2012 yılında imzalanan Taşımacılık Anlaşması mesela. 22 Nisan 2015 günü sona eriyor bu anlaşma. Şayet yenilenmezse; yıllık 10 bin taşıma, başka bir deyişle 500 milyon dolarlık ihracatın gerçekleşmesi imkânsız hale geliyor!
Türkiye Körfez ülkelerine, Suudi Arabistan'a ve Orta Afrika'ya ihraç ettiği ürünlerin taşımacılığını Mısır üzerinden yapıyor; Mersin ve İskenderun limanlarından kalkan Ro-Ro gemileri, yüklerini Mısır (İskenderiye) üzerinden kara yoluyla Kızıldeniz'e taşıyor ve oradan alıp Suudi Arabistan ve Dubai limanlarına indiriyordu.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, "Tedbir alınmasını istiyoruz" dedi.
Diğer taraftan bölge hareketlendi. Hataylı Ro-Ro şirket temsilcileri, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası'nı (MTSO) ziyaret etti ve "Ne yapabiliriz" sorusuna cevap bulmak için ortak akıl oluşturma gayretine girdi. Hatay Ro-Ro A.ŞYönetim Kurulu Başkanı İbrahim Güler AdanaKonyaKahramanmaraş, GaziantepŞanlıurfa gibi şehirlerin odalarını da ziyaret edeceklerini ve bu problemin çözümü için çare arayacaklarını bildirdi.
Suriye ve Mısır'daki kriz ihracatın düşmesine neden olduğu gibi lojistik hizmetlerini de sekteye uğrattı. İbrahim Güler'in verdiği rakamlar işin vahametini gayet net bir şekilde açıklıyor zaten. Suriye ve Suriye üzerinden gerçekleştirilen TIR taşımacılığı sayısı 100 bin iken bu rakam 2012 yılında 12 bine kadar geriledi. Hakeza Ro-Ro hattı taşımacılığı. 2013 yılında Ro-Ro ile Mısır ve Orta Doğu ülkelerine yapılan ihracat taşımaları 6 bin 862 iken, 2014 yılında 4 bine geriledi.
Bu gibi konularla yakından ilgilendiğini bildiğim MTSO Başkanı Şerafettin Aşut'u aradım. Ankara'da ulaştım kendisine. "Sektörün meselelerini anlatmak için Ekonomi Bakanı ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı'ndan randevu talep ediyorum ama cevap yok" dedi.  
Bakanlığın konteyner taşımacılığı tavsiyesinde bulunduğunu belirten Aşut"Konteyner taşımacılığının çözüm olmadığının" altını çizdi ve "Biz TIR'la 3 günde Körfez'e iniyoruz. Gemi ya da trenle 22 gün sürüyor. Ki, meyve ya da sebze dayanmaz buna. Ayrıca konteyner pahalı."
Aşut bir konuya daha dikkat çekti ki, göz ardı edilecek bir durum değil bu. "Hatay'da 8 bin, Mersin'de 2 bin TIR var. Bu TIR'lar işsiz kalırsa, hem iflaslar başlar, hem de Türkiye'de rekabet ortamı bozulur."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.