Dünya toz duman. Problemsiz ülke yok gibi. Ya beş sene sonra? Hangi ülke dalganın üstünde kalmayı başarır? Türkiye nereye gider?
Yunanistan ile AB arasındaki denge oyunu devam ediyor. Yunanistan "borcumu silin" diyor. AB "silmem, öde" diye bastırıyor.
AB Merkez Bankası parasal genişleme politikasını ısrarla sürdürüyor.
ABD Merkez Bankası FED "Faizleri artırırım haa" diyor ve dünyanın yüreğini ağzına getiriyor.
Rusya Ukrayna'nın, Batı da Rusya'nın boğazını sıkıyor. Bu eylemin bugünden yarına biteceği söz konusu değil gibi görünüyor.
Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin kendi kavgaları yetmezmiş gibi bir de IŞİD musallat oldu. Suriyeli muhaliflerin eğitilmesi ve onlara teçhizat desteği verilmesi konusunda Türkiye ile ABD anlaşma imzaladı.
ABD yetkilileri IŞİD'in gücünü kırmak için Musul'u geri almak gerektiğini savunuyorlar ama bunu kimin yapacağını bilen yok. Obama, "Orta Doğu'ya asker göndermeyeceğiz" açıklamasını yaptı çünkü.
Devletlerin borcu var bir de. IMF tahminlerine göre ABD'nin 2015 sonunda toplam borcu 19 trilyon doları bulacağı ve birinciliği kimseye kaptırmayacağı görülüyor. Hemen peşinden 12 trilyon dolarla Japonya geliyor. İngiltere, Fransa ve Almanya 3'er trilyon dolar borçla ABD ve Japonya'yı takip ediyor. Kanada, Brezilya ve İspanya ise bir trilyon 500 milyar dolar borçla ilk 10'da yer alıyor. Borçsuz ülke yok ama GSYH ile mukayese edildiğinde kiminin borcu problem oluşturmuyor.
Japonya, Yunanistan, İtalya, Portekiz gibi ülkelerin brüt devlet borçlarının GSYH'ya oranı yüzde 150'ye yakın. Türkiye 285 milyar dolarla borçlu ülkeler listesinde 26'ncı sırada yer alıyor ve GSYH'ya oranı yüzde 33.
Meclis'te "İç Güvenlik Paketi" görüşmeleri hızlı başladı. İlk gün kavga çıktı ve 4 vekil yaralandı.
Merkez Bankası'nın faizi hiç olmazsa 25 baz puan indirmesi bekleniyordu ama enflasyon, petrol ve kur nedeniyle bunun gerçekleşemeyeceği ifade ediliyor. Ocak ayı enflasyonu beklenenin üzerinde çıktı, ham petrolün varil fiyatları arttı, kur yükseldi. Bu şartlarda faiz indirimi söz konusu olur mu?
Geçen senelerde ortalama yüzde 10 artış gösteren ihracat 2015'e yüzde 10'luk düşüşle girdi. Geçen senelerde gerçekleştirilen yüzde 10'luk büyümenin eleştirecek yanları vardı belki ama bu seneyi yüzde 10 negatif büyüme ile sürdürmeyi başarı kabul etmek lazım.
Dereden tepeden devşirdiğim bu bilgileri boşuna çıkarmadım. Fotoğrafı görelim diye yazdım.
Dünya hiç de iç açıcı görünmüyor. Peki, Türkiye ne yapmalı? Bu verileri fırsata çevirebilir mi? Uzun vadeli strateji geliştirirse çevirir. Tek şartı; günlük kavgalardan kendini kurtarması. Yeni Anayasa yapması lazım. Sıradan bir kanun için kafa göz yarmaktan vazgeçmesi lazım. Yolsuzluğun kökünü kazıması lazım. Kayıt dışı ekonomi ile mücadele etmesi lazım. İleri teknoloji ihraç eder duruma gelmesi lazım. Yabancı sermayeye uygun yatırım iklimi oluşturması lazım.
Şayet bu reformları gerçekleştirirse, önümüzdeki seneler içinde dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olması işten bile değil.