Üç Mardin fotoğrafı

A -
A +

Mardin Türk'ün, Arap'ın, Kürt'ün, Süryani'nin yan yana yaşadığı güzide bir şehir... Öyle güzel komşuluk ilişkileri yaşanmış ve hâlâ da yaşanıyor bu kentte ki, anlatamam. Hakeza ortaklıklar. Güven ve itimadın zirve yaptığı bu iş birlikleri, beraberinde kâr ve de kadim dostluklar getirmiş tabii. İyi günde, kötü günde dayanışma gösterilir de bunun bir anlamı olmaz mı? Mardin bu nedenden dolayı "hoşgörü şehri" olup çıkmış. 5 bin 500 senelik geçmişiyle pekiştirdiği bu mozaiğinin içinden muhteşem bir medeniyet çıkaran Mardin sahip olduğu tarihî eserleri kadar, topraklarında yaşayan insan deseniyle de dikkat çekiyor. Hasılı, herkesin ilgisini çeken istisna bir güzelliğe sahip Mardin. Mardin akşamları da çok güzel oluyor; harika manzara veriyor bir kere. Cami, medrese, taş konak, han, hamam, kervansaray, kilise ve katedral... bu tarihî eserleri boynunda bir gerdanlık gibi taşıyan Mardin Kalesi'ni seyretmeye doyum olmuyor gün battıktan sonra. Hele bir de aşağıdaki Mezopotamya ovasını seyretmek var ki, tek kelimeyle muhteşem. Akşam oldu mu ova bir deniz görüntüsüne bürünüyor ve o deryada yanıp sönen ışıklar insanı hayal âleminin derinliklerine çekip kendinden geçiriyor. Malum, Las Vegas çölün ortasında ışık gösterileriyle hayat bulmuş bir şehir. Lyon da öyle. Bir adı da "Işık şehri"dir bu kentin. Fakat, o kadar. Teknolojinin verdiği ihtişam var sadece oralarda. Mardin öyle mi ya? Işık burada var olan zenginliği gözler önüne seriyor. Animasyon değil yani. İçi dolu bir ihtişam Mardin'deki. Mardin'in kıymetini bilen İngiltere Veliaht Prensi Charles, gelip bu şehirde kaldı. UNESCO'nun "Dünya Miras Kenti" listesine aldığı kent yine Mardin. Bu güzel şehri dünyanın incisi yapmak için Mardinlilerin gösterdiği hassasiyeti göz ardı etmenin imkanı yok. Ebru Baybara Demir mesela. Yörenin yemek kültürünü dünyanın dikkatine sunmak için bir "Mutfak Atölyesi" kurmakla başladı işe. Satın aldığı Cercis Murat Konağı'nı restoran yapıp Mardin'e gelen ziyaretçilere Doğu'nun mistik tadını tattırıyor. Tam bir gönüllü. Bıkmadan, usanmadan çalışıyor ve bütün imkanlarını seferber edip Mardin'i tanıtıyor. Dünya Miras Kenti Listesi'ne girdikten sonra Mardin'de müthiş bir restorasyon çalışması başlamış. Taş binalar elden geçirilip şehrin hayat damarı olan o daracık sokaklar daha bir fonksiyonel hale getiriliyor, gecekondular yıkılıp tarihî eserler ortaya çıkarılıyor. Şehirde ikisi eski konak olmak üzere 4 kaliteli otel var. Erdoba Evleri, butik otel ve ziyaretçilerin gözdesi. Büyük Mardin Oteli ise akşamları kaleyi seyretmek isteyenler için bulunmaz bir yer. MAN'ın Mardin atağı MAN Türkiye Yürütme Kurulu Başkanı Tuncay Bekiroğlu başarılı bir yönetici. Kaliteli bir ekibi var. Bu ekip 2010 için yapılan satış planını daha şimdiden aşmış durumda. 2007 programı da öyle. Sekizinci ayda yakalamışlar o rakamı. Şimdi de bu profesyonel ekibin rüzgârını arkasına alıp bayi ve servis ağını daha da güçlendirmenin peşinde Bekiroğlu. MAN 27'nci servisini Mardin'de açtı. Kısa sürede 35 olacakmış bu sayı. MAN'ın Güneydoğu Anadolu'daki en büyük servisi olan Tekman Otomotiv, Metin Artut ve kardeşlerine babadan kalma bir firma. Faysal Artut'un kurduğu işletme 50 senedir servis hizmeti veriyor. 1982'den bu yana da MAN'ın yetkili servisi. Transit yol üzerinde inşa edilen servis, Irak ve Suriye'ye giden araçlara hizmet verecek. Diğer işletmeler gibi onlar da sınır ticaretinin eski canlılığını kazanacağı hususunda ümitliler. Daha önce Mardin Küçük Sanayi Sitesi'nde hizmet verdiklerini belirten Metin Artut, "Eskiden günde 30-35 araca hizmet veriyorduk" dedi ve yeni tesislerinde bu sayının daha da artacağını söyledi. Yeşil Kart Mardin'den vereceğim çok haber var ama yerim daha fazlasına müsaade etmiyor. Bir fotoğraf daha sunup kapatayım bu mevzuu. Rasim Tuğmaner Renault Mais'in Yetkili Satıcısı. Havaalanının hemen yanında bir bina inşa etmiş. "25 kadar işçi çalışıyordu" dedi Tuğmaner. "İşçilerin sigorta işlemini yapmak için sigorta kartını, olmayanların ise nüfus cüzdanlarını getirmelerini istedim." Ne olmuş biliyor musunuz? Sıkı durun. İşçilerin hiçbirisi getirmemiş kendinden istenileni! Sigortalı olurlarsa "Yeşil Kart"larını kaybediyorlarmış çünkü!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.