Uluç-Barlas atışması

A -
A +

Nedense hep böyle oluyor? Tam bir meseleyi kaleme alıp yazmak istiyorum, pat, birisi benden önce davranıp yazıyor. Haliyle elimde patlıyor konu. Bir gazeteci için hiç de hoş bir şey değil bu! Yine öyle oldu. Tam yazacaktım, Mehmet Barlas ve Hıncal Uluç bodoslama dalıverdi. Fakat yine de geç kalmış değilim. Onların başlattığı yerden devam edeceğim. Konu şu: Popstar ve Biz Evleniyoruz yarışması çok ilgi gördü. Neden? Mehmet Barlas, 'Okur, bizden Deniz Seki mi, Ercan Saatçi mi haklıdır, gibi hayati konularda görüş beklerken, nasıl olur da Irak'ta durum, Kıbrıs'ta çözüm gibi önemsiz meselelere takılıyoruz' dedi. Kendince medyayı "ti"ye alıyor. Bunun üstüne Hıncal Uluç, kaleme sarılıp 'Mehmet Barlas yanılıyor' diye seslendi, kendi sütunundan. Ona göre Popstar yarışması çok önemliydi ve ortada bir komplo teorisi vardı: Kanala reyting kazandırmak ve onun ardından da gelsin reklamlar tabii!.. Bu arada halkla alay edilmiş, katiller, özürlüler, şarkıyı unutanlar... Hepsi ama hepsi daha önceden yazılmış bir senaryonun parçalarıydı. Sözün sonunu da şöye bağladı: 'Jüri dahil.. Halkoyu dedikleri şey palavra..' Mehmet Barlas önceki gün cevap verdi bu yazıya: 'Hıncal Uluç beni anladı, ama yine yanlış anladı!' Mehmet Barlas'a göre; Türk kalite medya ekolü, ekonomiyi bile paparazzi gazeteciliğine konu ederek okuru hafife alıyor. Mehmet Barlas bir örnek de veriyor köşesinde. 'Şu anda Erdoğan-Denktaş ilişkilerinin gelişimi, 70 milyon Türk'ün Avrupalı olmak serüvenini etkileyecek.' Sahi Türk halkı neden 'Popstar' ve 'Biz Evleniyoruz'u izliyor da, kendisi için hayati öneme haiz konulara burun kıvırıyor? Değişti de ondan!.. Daha doğrusu yaşanan bunca ekonomik kriz ve siyasi bunalım değiştirdi onu. Bir defa, 'Geyik muhabbeti'ni 'Kayıkçı kavgasına' tercih ediyor artık; bu kesin. Bu millet senelerdir tartışıyor, Ne oldu? Sonuç yok. Tamam, Kıbrıs çok önemli. Fakat, öyle sığ bir tartışma yapılıyor ki, kimseye hayrı olmuyor bunun. Türk halkı yoruldu. Bu tür 'kayıkçı kavgasıyla' bir yere varılmayacağının şuuruna vardı. Başbakan'ın Denktaş'a; 'Danışmanı'nı değiştir' demesi ve Denktaş'ın da, 'Benim danışmanımın nesi var' diye cevap vermesinin nesi önemli? Meselenin özüyle uzaktan yakından hiç alakası var mı bunun? Bu kısır kavgaların neresinde halk var? Sorarım size, neresinde, ha, neresinde? Popstar'da var ama. Biz Evleniyoruz'da da var. Tıpkı, 'Çocuklar Duymasın'da, 'Ekmek Teknesi'nde olduğu gibi. Halk orada kendini buluyor!.. Ha, konu irdelenecekse; bu diziler ve yarışma programları irdelensin. Fazlasıyla malzeme veriyor da. Türk halkı neden öyle abuk subuk şeyleri tercih ediyor, cinayetten mahkum olmuş birini popstar seçmesinin sebebi ne? Konu, diyorsan; aha sana konu. Psikologlar, sosyologlar yorumlamalı bu hali. Yanlışlar varsa onlar ortaya atılmalı ve tartışılmalı. Yoksa, iktidar bunu yaptı, muhalefet şunu dedi dönemi bitti. Bitti. Bitti... MI ACABA?!. Bankalar Birliği Başkanı Özince, 'Sandal hep sallanırsa telefatımız çok olur' demiş... Telefatı boş ver sen, sallanma nasıl ama! * Mümtaz Soysal, hedefteki danışmanmış... Sadece bugün değil ki, hep öyleydi, hep! * TÜSİAD, 'Demokrasi tamam, sıra karın doyurmada' açıklaması yapmış... 'Demokrasi karın doyurmuyor' mu demek istiyorlar ne? * Kaddafi, peşin peşin pes etmiş... Saddam örneği ortadayken ya ne yapsaydı? * Denktaş sertleşiyormuş... Adın ne? Mülayim! * Gişelerden dört yılda 2 milyon 205 bin kişi kaçak geçmiş... Bedavacının külhanbeyliği de böyle oluyor demek ki!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.