Yeter!Kurtulalım artık şu "orta gelir tuzağı"ndan...

A -
A +
Türkiye "orta gelir tuzağı"ndan kurtulamıyor bir türlü. Bir ülkede şayet "kişi başına düşen millî gelir" 16 bin dolar ise o ülke "orta gelirli ülke" sayılıyor; ölçü bu. Ülkelerin o gelir bandına çakılıp kalması hâline ise "tuzak" deniyor. Türkiye o "tuzak"tan  çıkamayan ülkelerden biri; belki de bayraktarı.
Almanya, Fransa gibi kalkınmış ülkeler zaten fazla kalmadılar bu "orta gelir" bandında. Japonya, Kore, Singapur, Malezya gibi 13 ülke dahi o tuzağa takılmadan sınıf atladı ve yüksek gelir seviyesine ulaşma başarısı gösterdi. Türkiye ise ne yapsa çıkamıyor bu tuzaktan. Sebebi belli: Kalkınan Türkiye Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu ucuz işçi ve ham madde deposu  olarak gördü. Dolayısıyla "bu bölgelere nasıl yatırım yaparım" arayışına girmedi. Batı zenginleşirken, Doğu yoksul kaldı. İşin garibi, daha da derinleşiyor bu uçurum! Bugün İsveç gibi kalkınmış ülkelerdeki zengin/yoksul bölge farkı 1.6 nispetinde. Kanada gibi az gelişmiş ülkelerde 2.7 kata kadar çıkıyor bu oran. Orta gelirli ülkelerde ise 4-5 kat civarında! Türkiye'de öyle; doğu-batı arasındaki kalkınmışlık farkı 4.3!
Zonguldak'tan Hatay'a inen hattın batısı zengin. Doğusu yoksul. İstanbul başta olmak üzere Marmara Bölgesi'ndeki şehirlerde kişi başına düşen millî gelir 17-18 bin doları bulurken, Doğu bölgelerinde 3 bin dolara kadar düşüyor. Eğitim durumu da öyle. Batı eğitimli, Doğu eğitimsiz.
Türkiye'nin bu "orta gelir tuzağı"ndan çıkması lazım. Da... Çıkar mı? Türkonfed geçen sene Prof. Dr. Erinç Yeldan'a bir rapor hazırlatmış ve "orta gelir tuzağı"nın ülkeyi nasıl etkilediğinin analizini yaptırmıştı. Prof. Yeldan bir senedir bu tuzaktan çıkış için neler yapılması gerektiği hususunda araştırma yapıyordu. Önceki gün rapor açıklandı: Mümkün. Türkiye'nin "orta gelir tuzağı"ndan çıkması mümkün. "Tek şart eğitim" diyen Prof. Dr. Erinç Yeldan, Doğunun fiziki altyapı eksikliklerinin tamamlanması; eğitim ve girişimcilik gibi beşeri altyapının iyileştirilmesi hâlinde bölgeler arası farkın hızla kapanabileceğine işaret etti. 
Türkonfed Başkanı Süleyman Onatça ise  Türkiye'deki teşvik sistemlerine dikkat çekti ve "Teşviklerin güçlendirilmesi gerekiyor" dedi. Türkiye son senelerde yatırımı destekleyici isabetli programlar uyguluyor. Daha çok destek vermek suretiyle Doğu bölgelerine yatırım yapmayı teşvik ediyor. Ancak, yatırımın yarısı yine Batı'da gerçekleşiyor. Bu da gösteriyor ki Onatça haklı. Bölgeye verilen teşvikler yetersiz. Onatça "bölge kalkınma bankaları" ile bölgeye yatırımcı çekmenin daha kolay olacağını ifade etti. Ayrıca Anadolu'da üç İstanbul daha isterken; bölgedeki üniversite ve meslek okullarının güçlendirilmesinin şart olduğunun altını çizdi.
Son söz: Doğu'yu tıpkı Batı gibi yatırım bölgesi yapmak mümkün. Yeter ki, Türkonfed'in raporunu dikkatle okuyan olsun. Çok detaylı bir çalışma.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.