YTL'yi tanımayrum!

Türkiye'nin YTL'ye geçişini her Türk vatandaşı gibi ben de memnuniyetle karşılıyorum. İyi oldu. "Yeni" ibaresi var üzerinde bir kere. Her şeyden önce moral tabii. Hele bir de altı sıfır silinecek ki, yeme de yanında yat. Da, şu geçiş süreci yok mu, o beni komaya sokuyor. Büyük büyük rakamlara alışan beynim nasıl olacak da o küçücük rakamlara intibak edecek? Denedim aslında. Hem de çoluk çocuk birlikte yaptık bu ameliyeyi ama randıman alamadık!.. Başbakan Erdoğan, "30 kuruşa ekmek, 30 bin liraya da otomobil satın alacağız" dedi, YTL'nin tanıtım toplantısında. Kulağa çok hoş geliyor bu söz ama yine de benim kafam karışık. Reflekslerim, beynim, aklım, fikrim... hepsi ama hepsi isyan ediyor. İmece usulü çalışıp kağıt banknotlar bile yaptık ama sonuç yok. "Şu 30 bin lirayı al, bana otomobil ver" demek ters geliyor. Sanki mümkün değilmiş gibi bir duyguya kapılıyor insan. Bugün 10 milyon lira ne ki, el kiri. Ahım şahım bir meblağ değil ama ya 2005'in 1 Ocak'ında. Tam bir servet! Bende kayışın attığı yer işte burası. Aklım havsalam almıyor bir türlü! Bahar aylarında yaşanan mevsim hastalığı gibi bir durum var ortada. 100 milyon TL'nin 100 YTL olacağını kabul edemiyorum, garip geliyor bana. Yine de azimliyim, alışacağım. Başka çarem de yok zaten. Yalnız, memurun bazı endişesi var ki, ben de katılıyorum ona. Enflasyonist baskı! YTL'ye geçişte birçok ürünün fiyatı ister istemez yuvarlanacak. Hem de yukarı doğru. Bugünkü fiyatı 3 milyon 400 bin TL olan bir ürün, üç ay sonra 3 YTL 40 kuruşa tekabül edecek değil mi? Matematik olarak böyle bu. Fakat, piyasanın tavrı ne olacak acaba? Yani 2 kere 2 dört mü edecek, yoksa, 5 mi? Ben şahsen "Beş" edeceğini düşünüyor ve korkuyorum. Hem de bu "Beş" etme halinin maaşlarla değil sadece ürün fiyatlarında yaşanacağını bildiğim için daha bir yoğunlaşıyor bu korkum. Bunun en canlı örneği Almanya'da yaşandı. Mark'tan euro'ya geçerken parite maaşlarda birebir uygulandı ama çarşı pazara hiç de öyle yansımadı. Fiyatları etiketlere kazıyanların hepsi kendilerine doğru yonttu rakamları. Alman bile böyle yapıyorsa, varın siz hesap edin bizimkinin ne yapacağını!.. Migros Genel Müdürü Ömer Bozer, "Bizde YTL ile fiyat artışı olmayacak" dedi. 100 bin liranın altındaki küsuratları alta yuvarlayacaklarını söyleyip yüreğimize su serpti ama ben yine de endişeliyim. Onun için de memurları can-ı gönülden destekliyorum. Hükümet, kanun taslağı hazırlamış. 5 bin liranın altındaki vergi küsuratını sıfırlamayı düşünüyormuş. Cimriliği gördünüz mü? Birisi 100 bin liranın altını sıfırlıyor, diğeri 5 bin liranın! Tanıtımla bunların hepsi aşılır belki ama ben harcama psikolojisinin kolay düzeleceğini sanmıyorum. Üzüm kaç para amca? Bir YTL, evlat. Ooo, çok ucuz. Doldur sepete! Elbise ne kadar dayı? 100 YTL. Ver 3 takım! Benim esas korkum bu. Bir aylık bütçeyi bir günde eritmek var işin içinde çünkü. > MI ACABA?!. Başbakan Erdoğan, "30 bin YTL'ye otomobil alacağız" diye müjde vermiş... Hangi maaşla alınacağını da söyleseydi ya! *** AB'de yüzde 20 olan taşıt vergisi Türkiye'de yüzde 53'müş... Eee, burası Türkiye, bir farkımız olsun yani! *** Olumlu düşünen genç kalıyormuş... Bizim ömrümüz de olumlu düşünmeyi öğrenmekle bitiyor! *** Borsa, 'zina' ile düşmüş, 'zina' ile kalkmış... Sonunda bulundu demek ki suç faili! *** sigara egzoz gazından 10 kat daha zararlıymış... Sigarayı gösterip egzoz gazına razı etme hali olmasın bu!