Geçen gün çarşıda dolaşırken ve hiç aklımda yokken, bir akvaryum satın aldım. Şu, dedim. Kaç para? Söylediğiniz fiyata filtre ve lamba dâhil mi? Kaç paket kum gider? Başka ne almam, neyi nasıl yapmam lazım? * Akşam evde, akvaryum silindi. Kumları, taşları kondu. Fakat içine dökülen su acayip bulandı. O zaman bir hortum bulunup, bulanan su kovaya akıtıldı. Yeni su dolduruldu. Fakat bu da bulanınca, kumlar karıştırılıp iyice yıkanmaları sağlandı. Bu su da emilip akıtıldı. Yeni su dolduruldu. Su düzenleyici şişelerinden birer miktar, akvaryum suyuna katıldı. Sonra filtre çalıştırıldı. Gece bir buçuğa doğru, durulması için bırakıldı. Bir gün sonra... Bulanıklık hâlâ devam etmekte, hâlbuki suyun dinlenmesi için iki gün yeter denmişti... Filtre çalıştırıldı, bulanıklığı süzmesi beklendi ama olmadı. Çöpteki kum torbaları bulundu, üzerleri okundu. Önce elenip, tekrar tekrar yıkanması ve sonra da beklenmesi gerektiği, okundu. Kovalar akvaryumun altına tekrar getirildi. Üzerine makarna süzgeci, onun üzerine birkaç kat tülbent, onun üzerine kumları tutsun diye ince tel süzgeç kondu. Hortum emildi. Bu defa suyla birlikte kumlar da akıtılmaya başlandı... Kumlarla su birbirinden ayrılmış oldu. Biraz tortu da tülbentte kaldı ama su berraklaşmadı. O zaman kumlar banyoya götürüldü. İyice elenip tekrar tekrar yıkandı... Boşken içi yeniden temizlenmiş olan akvaryuma kumlar ve taşlar yerleştirildi. Mutfaktaki su filtresinde ne kadar su varsa alınıp önce kovaya ve sonra da hortumla usulca akvaryuma akıtılmaya başlandı. İlaçlar yeniden kondu ve filtre çalıştırıldı. Su yeniden dinlenmeye bırakıldı... * O zaman aklıma şu geldi: Bunca hazırlık, acaba hangi balık için yapılıyor? Acaba kim girecek akvaryumuma?.. Akvaryumlar insanın kalbine mi benziyor, ne! Bir de aklıma; ya bu akvaryum kırılır da hem balık ölür ve hem ev berbat olursa, endişesi geldi! Alın şimdi size koca bir konu; düşünüp durun gün boyunca!