Anka satan tilkiler

Hiçbir öğrenci, öğretmeninden hesaba çekilmeyecek. Onlar sadece kendilerine verilmiş "müfredata uygun" derslerden mesul... Hiçbir asker, komutanının sorumlusu değil. Fakat her üst hesap verecek kendi askerinin burnu bile kanasa!.. Hiçbir memur amiriyle suçlanmayacağı halde, her amir emrindekilerin işlerinden sorumludur!.. Kadınlardan da erkeğin hesabı sorulmayacak. Fakat erkek; "hanımının yaptığından haberin varsa, razı mıydın" sorusuna muhatap! Ne büyük rahatlıktır hanımlar için, ne güzel nimettir, ne kolay kurtuluştur... * Bu hiyerarşinin/düzenin yıkılması için her yol denendi. Ergen kızlardan titrek yaşlılara kadar bütün kadınlara "sorumluluklarına talip bütün erkeklere isyan etmeleri" konusunda her türlü baskı yapıldı. Kasten kullanılan, istismar edilen "erkek egemen toplum" lafı bile mazide kaldı. Zaten çenelere bu kancayı takanların niyeti de; "kadın" isimli çok kârlı ve büyük balığı yakalamaktı! Balıklar artık tavada... * Hemen hemen bütün balıklar tavalarda kızarmakta artık; pişmekteler suratlarındaki geniş sırıtışlarla... Şeytana afiyet olsun(!) Bazen sıcak veya soğuk olsa bile yuvası kadının kendi denizidir; oltalardan uzak durduğu müddetçe... Denizinden çıkarılmış balıklardan kaçı kendine güvenli bir kova bulabilir ki?.. En güvenli kovada kaç gün yaşayabilir ki? * Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki; çırpınan balıkların ritmine uygun müzikler yapılıyor ve suratlarına mutluluk maskeleri boyanıyor. Bir nesil can çekişiyor; mutluluk fotoğrafları bırakarak! Oltalardan uzak dur! Balıklar kendi denizinde, sense kendi evinde güvenlisin... Tilkiler, tavuğunu istiyor senden! Versen bile, olmayan ankayı ele geçiremezsin!