Ayıbı olmaz bu işin!..

A -
A +

(Çarşamba gününden devam) İki gün sonra, akşamüzeri... Yukarı çıkmak isteyen üç kişi asansörün gelmesini bekliyor. İki de çocuk var, biri babasının elinden tutmuş. Beni görünce işaretleşiyorlar, büyük olan kulağını kardeşinin ağzına yaklaştırıyor, küçük olan gene öyle, aynı şekilde gülüyor: "Pp.. Pppf.. Pppfrrhehhehhee!.." Şimdi herkes ona bakıyor, ben de ona bakıyorum sinirli sinirli. Sonra elinden tuttuğu babasına kayıyor gözüm; bu adam yedi metre(!) boyunda bir dev sanki. Kapı açılıyor ama ben ikinci asansörün inmesini beklemeye karar veriyorum. ..... Eve girer girmez hemen eski bir kitapçık bulup eski bilgilerimi kontrol etmeye başlıyorum ki, vay bee!.. Sonra bir abimi arıyorum. Diyor ki bana: "Bunun ayıbı olur mu, soracaksın tabii ki..." Sonra bir ablamı arıyorum. Diyor ki bana: "İyi ettin aramakla, bunun ayıbı olmaz, niye daha önce aklımıza gelmedi ki?.." Sonra bir teyzemi arıyorum. Diyor ki bana: "Akıllı yavrum benim... Bilmediğini saklamadığı, sorduğu için akıllı olan yavrum benim. Her gün bir tane tekrarlayalım seninle, olur mu?.." Sonra da önüme gelene bu çocuğu anlatıyorum fıkra gibi... Hem de "HAKLI" olan çocuğu... Her anlatışım, anlattığım kişiyle birlikte ESKİ EZBERLERİMİZİ TEKRARLAMA ortamı oluşturuyor. Üstelik bakıyorum ki, bu konuda sadece ben değilmişim hatalı olan!.. Zaman içinde öğreniyorum ki; hikayemi dinleyenler de, aynen benim gibi anlatıyorlarmış benim "fıkra"mı biribirlerine. Diyorlarmış ki yani: "Gel sana bir fıkra anlatayım; Muammer asansörde üç çocukla karşılaşmış... Çocuklar camideki yaz kursuna gidiyorlarmış... Muammer çocukların ezberini düzeltmeye kalkmış ki, hah hahhaa!.." Diğeri bu fıkrayı dinledikten sonra diyormuş ki hemen; "Yahu acaba bizim okuduğumuz doğru mu?.. Bu işin ayıbı olmaz, dinlesene bir kere beni..." ..... Anlaşılmıştır sanırım. Sonraki zamanlarda, yani yaz ayının ikinci yarısında kiminle konuşsak birer tane namaz suresi okur olduk birbirimize... Her okumak on saniye ancak tutuyor, bildiğiniz gibi... Ama çok kısa süre içinde, o kadar çoğumuzun, o kadar çok yanlışı çıktı ve düzelmiş oldu ki, inanın şaştım bu işe... ..... Geçen ay aklıma geldi ve kapıcıya sordum o çocuğu. "Babasının çalıştığı fabrika kapandı da... Oturdukları daire de lojmandı. Okullar açılırken taşındılar yani", dedi. Tüh!.. Bir hayrım dokunamadı çocuğa, öpemedim bile onu, yanaklarından. Ama sesi hâlâ çınlıyor kulaklarımda: "Ppprrfhhh... Pfffrhh hehhaahh... Hadi sen de bizimle birlikte gelsene hocaya!.."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.