Bir evlat şunu bilmeden yaşar: Onlar varken, ihtiyacı duyulmaz... Fakat bir de havasız kalan insana sor bakalım; nefes almak ne imiş?.. * Annelerin kıymetinin, bir gün anlaşılabileceğine inanmıyorum ben. Çünkü annelerimiz "olmadı" hiç... Bizler hiç "anne sahibi" olmadık; Bu duyguyu yaşamadık... Annelerin tamamı "evlat sahibi olmayı" hissetti; ama hiçbir evlat "anne sahibi olmayı" tanımadı!.. Hepimiz bir anneden doğduk, ama hiçbirimiz bir anne "doğurmadık!.." Toplarımız oldu, misketlerimiz oldu, plastik bebeklerimiz oldu, bisikletlerimiz oldu, diplomalarımız oldu, işlerimiz oldu, iş yerlerimiz oldu, arabalarımız oldu, evlerimiz oldu... ...ama, annelerimiz olmadı. Çünkü annelerimiz "vardı" zaten... Zaten, önce annelerimiz vardı... Biz onlara sahiptik... Ve biz, bunun ardından olduk, yani sonradan doğduk!.. Sahip olduğumuz misket bile elbette daha değerliydi "zaten var" olan annemizden!.. Sahip olduğumuz her şey, sahip olacağımız her şey, sahip olmak istediğimiz her şey... Hep... Daha ön plandaydı; "zaten var" olandan... Değil mi?.. Ve annelerimize, "kendimizden bile önce" sahip değil miydik?.. Hiçbirimiz bir anneye sahip olma, bir anne bulma, bir anne alma heyecanını tanımadık... Bizim annelerimiz vardı; "Ardından" biz olduk... Biz, bir anneye sahip olmadık; Annelerimizin, bizi "sahip" bilmelerinin ardından, biz "anne sahibi" olduk... * Ve bundan sonra ne oldu biliyor musunuz? İstemeden ele geçirdiğimiz, bedel ödemeden sahip olduğumuz, canımız acımadan kazandığımız her eşya, her varlık gibi; annelerin de kıymetini bilemedik... ..... Çünkü hepimiz, bir bedel ödemeden anne sahibi olduk... Çünkü bu anneler, her birimize "bedava" geldi!.. ..... NOT: Hava kadar bedava ve yine onun gibi kıymetli olan anneler; lütfen sevgilerimi, saygılarımı kabul buyurunuz. M.E.