Ey uçak, kon bahçeme!

A -
A +

Acaba okur mu okuduğu yazının hizasına çekmeye çalışmalı kendini; yoksa yazı mı okumaya çalışanın seviyesine inmeye çalışmalı? İkisi de doğrudur ve fakat ikisi de yanlış! Çünkü yazılar "vasıta"dır; tren gibi, uçak gibi, gemi gibi! "Ey tren, gel de beni bizim köyün kahvesinden alıver!" O tren ne der sana, sen ona öyle desen? * İstasyonlar, buluşma noktalarıdır; yani birer ortak seviye... Mizanpaj eskizlerindeki mıgırca(*) yazmalarından veya yeni tıbbiye mezunlarının daktır'ca(!) konuşmalarından kimse bir şey anlamaz! İş, "hekim" olmaktır; Lokman gibi!.. Beden şifacısı Lokman Hekim'den başka bir de gönülleri sulayan Lokman Hakîm var... Ya Rabbiii, o ne sabır? Her sözü, her nefesi, her adımı; "oğluuum, oğlumm, oğlum" inleyişleri!.. Netice: Yüzyıllarca dil döktüğü oğluna ettiği nasihatlerinden, yüz yıllardır pay almış, almakta, oğlu gibi olanlar... Yani; sen söyle doğru olanı, duyan olur günün birinde... Sen yaz, ama doğru olanı yaz; okunur bir gün!.. * Acaba okuyucu mu yazılanı anlamaya çalışmalı; yoksa yazı mı herkes tarafından anlaşılmaya çalışmalı? İkisi de yanlıştır her ikisinin de doğru olduğu kadar! Mademki yazılar "vasıta"dır, tren gibi, uçak gibi, gemi gibi... Öyleyse herkes buluşma noktalarına gelecek; yani yolcular da istasyonlara, limanlara doğru hareket edecek, vasıtalar gibi! "Ey gemi, bizim mahalle de biraz yokuşta ama, ne yapsak ki!.." "Ey uçak, dünyanın öte yüzüne gidelim; ama beni bulutların üstüne çıkarma, kendini dalların altına indir!.." "Ey sopa, ey sopa nerelerdesin!.." ..... (*) Mıgırca; (genellikle) tasarımda yazı metni gelmesi gereken yerlere geçici olarak konulan, bir anlamı olmayan harfler, kelimeler bütünü...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.