Ben, senin gönlünde büyürüm ancak... Çünkü ancak, ben senin gönlünde büyürsem, bu büyüme; ot gibi büyümek, dal gibi büyümek, mal gibi büyümek olmaz!.. * Ben, senin gönlünde büyürüm... Ve ben zaten; Senin gönlünde büyümek isterim ancak!.. * Bilirim, göz göze olduğumu seninle; bakışlarımız bile bir hizadadır çünkü... Konuşsam, karşımdadır işte kulakların... Ve kulaklarım, dudakların hizasındadır!.. Ses aynı hizadan gelir. Anlamak zordur; bu tıkırtıların senin mi, yoksa benim mi içimden geldiğini... Göz, göze bakar aynı hizada, can cana yanar... Yüreğinin sıcağını hisseder yüreğim!.. * Ben, senin gönlünde büyürüm ancak... Bilirim ki, yükselmek; kalbine tırmanmaktır!.. Bilirim, büyümek; kalbinde büyümektir, yücelmek; kalbinde yücelmek... * Güzel olan da budur, kolay olan da budur, zor olan da budur... Öyle, değil mi?.. * Dal gibi büyümeyenler, ve mal gibi büyümeyenler; İnsanların gönlünde büyüyenlerdir... ..... Büyümek; insanların gönlünde büyümektir... Yükselmek; insanların gönlünde yükselmektir, ve yücelmek; insanların gönlünde yücelmek... * Hissederim ki; Ben, "senin" gönlünde büyürüm ancak... Ve ben senin "gönlünde" büyürüm ancak; Ara sıra yıkadığın bir top fesleğen gibi!.. ..... Dipnot: Hissetmek, konuşmaktan iyidir!..