Helezon!..

A -
A +

Başım dönüyor, savruluyorum,, bir helezon gibi,,, saçlarında... Başım dönüyor... Kavruluyorum; her nereme dokunsan!.. § Senden bukle bukle sarkan helezonlar içindeyim; nefesim bile, saçların gibi kıvrılıyor dudağımda... ..... Kıvranıyorum, ahh; Yanıyorum!.. § Başımm dönüyor, savruluyorum... Savruluyorum helezon gibi saçlarında... ..... Her buklen, yılankavi bir kılıç gibi kesiyor bedenimi, boylu boyumca... Yoo!... Boylu boyumca kesilmekle bitmiyorum; çünkü, saçlarına kesiliyorum boylu boyunca!.. § Yolu tellerden geçen rüzgâr gibiyim... Teller... Ki atteş gibi; kömür edip bırakan, dokunan parmakları... Teller; ki dünyayı yakmak için, içimden geçen teller!.. ..... Saçının her telinin yardığı bir rüzgârım; Kan rengime boyayıp bırakan seni... Saçının her teline yarılmış bir rüzgârım, ıslık ıslık kıvranan!.. ..... Tellere kesilen rüzgâr gibiyim; ne gören var acımı, ne duyan!.. ..... Tellerine kesildim... Tellerinle kesildim! § Şimdi ben; savrulup gitmişim, ardı olmayan okyanuslar üstünde... Kayıııp yitmişim!.. Öyle bir an gelmiş ki; ne ayağım altında deniz, ne tutunacak gök kalmış... Bir nefes buhar gibi eriyip, silinmişim sensizliğin içinde!.. § ...(Ve yıllaar sonra...) Delinmiş deniz gibi yüzümün ortasından çekiliyorum dönee döne kendi dibime!.. Bir helezonda dönüyorum; helezona dönerek!.. Ben... Bu kadar mı açtım, bu kadar mı boştum; bu nasıl bir derinlik?.. İçim neyle dolacak; Senden başka?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.