Bir damla düşer buluttan; Otların arasına... Damla bilir "kim" olduğunu, ve "neye" yaradığını; ..... Otlar bilmez!.. § Bilmese de otlar; Buluttan bir damla daha düştüğünü, kendileri için... Ve kendilerinin de "bu damlayı" içtiklerini, fark etmez... ...farketmez pek, otlar için dee damlalar için de; bu kadar ince gerçekler!.. ..... Ama gerçekler gerçektir ve de hep gerçek olarak kalırlar; "İnsanların biribirlerinden hep farklı oldukları, ve de hep farklı olacakları" gibi... § Sevgili Gönlüm... Bir damla gibi düşersin buluttan; Otların arasına... Bilerek, otların da "hakareti" hak etmediğini; tebessüm eder, ve pazarlıksız seversin!.. Ama bilirsin "kim" olduğunu, ve "neye" yaradığını; Otlar bilmese de!.. § Bilmese de otlar; bulutlardan bir damla daha gönderildiğini kendileri için... Ve kendilerinin de yine bu damlayı içtiklerini... Fark etmez... Fark etmez yani pek, otlar için dee, damlalar için de; bu kadar ince gerçekler!.. Senin için fark eder, ve benim için... § Ama gerçekler gerçektir ve de hep gerçek kalırlar... Gerçeklerin gerçek olduğunu kabul etmemek; gerçeklerin gerçek oluşuna tesir edemez!.. Öyle, değil mi gönlüm?.. -Gönlüm?.. Sen de zaten; "işte bunların" sezilmesini arzu etmenin feryadı değil misin?.. § Yani ben, bir buluttan; düşerim içine... Yani sen, bir buluttan; düşersin içime... Yani biz, seninle el ele; ellerimizden tutmayı tercih edebilecek birkaç yüreğe daha dokunur... Ve yağmur olur; Yağarız insanların üstüne!..