"Rızkın kefili Allah. Ama ev bulmak nasıl olacak ve kira ödemek? Gözümü korkutan bu! Sonra bir gün Hocamdan barınacak mekânın da rızka dâhil olduğunu öğrendim. Öyle rahatladım ki, hemen evlenmeye karar verdim. Hâlbuki ceketimden başka bir şeyim yok. Ama olsun, Allahü teala mademki kefil..." Geçtiğimiz pazar günü, üslubuyla hepimizi mest eden İrfan Özfatura Ağabeyin hazırladığı İz Bırakanlar'da Prof. Dr. Hasan Gürbüz'ün hikâyesini okuyunca, aklıma Ethem Kırçın Ağabey ve yukarıdaki sözleri geldi. İçim cız etti. Benim bi dolu serseri heyecanlarımı dizginleyen, sabırla anlatıp adam etmeye uğraşan "Büyük Adam"lardandı Ethem Ağabey... Evliya zatların geçmişte kaldığını zanneden ahmaklara, evliyanın en hakikisinden bir örnekti. İstişarenin kıymeti anlatılırken, "soracak ve danışacak hiç kimse bulamazsan gidip bir ağaca bari danış" menkıbesi vardır ya... Benim yanı başımda her soruma cevap veren ve daha önemlisi her sorumu sorabildiğim bir nimetti; Allah rahmet eylesin ve şefaatine kavuştursun. "İz Bırakanlar"da, hayatının her safhasını "Allah Rızası" için taçlandırmış "Büyük Adam"lar anlatılıyor. Ne güzel... Bu büyük adamlar, büyüklüğünü kafamıza kafamıza vuran bi yığın ekran hormonlusu cüce adamın işkencesine karşılık, hayatımıza şifa oluyor. Ben, Mehmet Darende, Mustafa Kıbrıslı, Hasan Gürbüz gibi dava adamlarını maalesef yaşımdan veya bulunduğum coğrafyadan dolayı teğet geçtim. Ama onları dinlemek, okumak bile feyz veriyor. Heyecan veriyor. Mehmet Darende'nin akıllara zarar hizmet heyecanını anlatırlar, şaşırırdım. Ve fotoğrafını görmeyi de çok isterdim. İz Bırakanlar sayesinde görmüş oldum. *** Sonra albümlere gömüldüm... O kadar çok "adam" aramızdan ayrılmış ki... Aklıma yakın zamanda duyduğum şu cümleler geldi: "İyiler, iyilikleri ile birlikte âhirete göç ediyorlar ve kendi yerlerini boş bırakıyorlar. İyiler, Allah dostu olanlardır. Onlar birer yıldız, güneş. Onlar birer birer azaldıkça, dünya gitgide kararıyor." Ve düşündüm... Vefat haberini aldığımız an "Eyvahhh. O da gitti!" diye hayıflanıp biraz daha karanlıkta kaldığımızı zannettiğimiz kaç kişi var? Çok kişi var... Hele aradan bir on sene geçsin... Hele zaman "insaf"ımızı arttırsın. Fotoğraflara bakınca anlarız. Onlar aramızdayken anlamıyoruz. *** "İz Bırakanlar"a teşekkür ediyorum.