Gerçekler Yetmeyince

Bu hafta vizyona yeni giren filmlerle "Gizemli Ada"ya gidiyoruz. Jules Verne maceralarına inanıp yola çıkan maceraperestlerin hikâyesi. Ulaşılması zor bir ada. Fakat gittiğiniz zaman da kaçması daha zor... Sonra bu kesmiyor "Mars'a uzanıyoruz. Mars'la Dünya arasında gidip gelen John Carter'ı seyrederken ışığın gücüyle uçan araçlarda kılıçla dövüşen Marslılar hayal sınırlarını zorluyor. Ot yok, ağaç yok, ama garip yaratıkların şehrinde bizim roman vatandaşların imalatı sepetler sarkıyor her taraftan... Bu kadar maceradan sonra Harry Potter'in büyüdüğünü görüyoruz korku filmi "Siyahlı Kadın"da... Huzursuz ruhlar ve tekin olmayan bir konak... Her şeye rağmen üç film de seyredilebilir. John Carter ve Gizemli Ada üç boyutlu. Hele Gizemli Ada'yı Imax teknolojisiyle üç boyutlu seyretmek görsel açıdan apayrı bir keyif... Siyahlı Kadın hikâyesiyle ve temposuyla bir korku filminden beklenenleri karşılıyor diyebiliriz. Fakat küçük Harry'nin büyümüş halinin performansı ancak filmi kurtaracak kadar... Şimdi... Bir tarafta hikâyeleri anlatılamayan, beyaz perdeye aktarılamayan tarihimiz ve coğrafyamız... Diğer tarafta ne anlatacağını bilemeyen ve kendini tekrarlayan Hollywood... Sinemada Fetih 1453'le gayet ironik bir şekilde hani o çok özlediğimiz "Batı'nin Teknolojisi"ni almış gibi görünüyoruz. Bugüne kadar teknolojiyi alıp Batı'nın değerlerini kendi değerlerimizi yıkmak için kullanmaktan şikâyetçiydik. Tersi oldu. Ama o teknolojiye değerlerimizi nakşedemedik. Her fantastik film, beğeneyim veya beğenmeyeyim, bu yaramı depreştiriyor. Maneviyatımız, faziletlerimiz, gerçeklerimiz on binlerce senaryo için hazine sandığı gibi... Ve "Gizemli Ada"da kayıp değil üstelik. Texas Ölüm Tarlası ise gerçek hikâyelerden kurgulanmış bir gerilim filmi. Kötü değil. Ama kaçırırsanız üzülmeye de değmez. Fetih 1453'ün baskısıyla vizyona giren filmler azalmıştı. Bu hafta yedi yeni film var. Fakat o baskı devam ediyor olmalı ki, iddialı filmler olduğunu söylemek mümkün değil. Görsel bir şölen için üç boyutlu Gizemli Ada ve John Carter'a dikkat çekiyorum sadece. Tercih noktasında geçmiş haftalardan kalan ve Oscar ödülleriyle de süslenmiş diğer filmler, izlemeyenler için fırsat olabilir. İyi seyirler.