Güç Kimde?

Bazen düşünüyorum; beynimize takılan bütün soruların cevaplarını -doğru cevaplarını- bulabilseydik, hayat ne hale gelirdi diye... Unutmak nasıl bir nimetse, birçok şeyi bilmemek, bilememek de öyle bir nimet aslında... Ama... *** Ama bazı mesleklerin genlerinde var sorulara cevap aramak... Mesela gazetecilik. Ünal Bolat benim gibi epeyce bir zamandır aktif gazetecilikten uzak... Bu uzaklık maalesef ruhumuza işlemiş bulunan "merak" duygusunu yok etmiyor, aksine yeni ve mecburi bir bakış açısından her şeyi tekrar yorumlamak gibi bir yorgunluğa sürüklüyor... Merak ve yorgunluk sarmalına razı bu ruhlar için, "rahatsızlar" tanımını da yapabiliriz. Ama iki tür "rahatsız" var yeryüzünde... Güç sahibi olmaya çalışan rahatsızlar ve gücü anlamaya çalışan rahatsızlar... Ünal Bolat ikinci zümrenin rahatsızı olarak, birinci zümreyi irdeliyor ve şu günlerde çıkan kapsamlı kitabında "Güç Kimde" sorusunu zorluyor... *** Kitabın adı bu: "Fırtınaya Karşı Güç Kimde?" Önsözünde Mahir Kaynak şöyle diyor: "Türkiye yeni şartlara hiçbir şekilde hazır değildi. İstikrarlı bir ortamda yaşar gibi kâr-zarar hesabı yapıyor, bir devleti değil bir firmayı yönetir gibi davranıyordu. Yeni bir bina inşa ediliyordu, yani dünyada yeni bir düzen kuruluyordu ama biz evimizin perdelerinin nasıl olması gerektiğini tartışıyorduk. Üstelik Türkiye bu yeni yapılanmada belirleyici rol oynayabilecek bir konumdaydı ve rolünü oynamazsa başkaları onun yerine bu işi yapmaya hazır görünüyordu. Biz yeni binanın dekorasyonu ile ilgilenirken onlar temelini, taşıyıcı kolan ve duvarlarını düşünüyordu..." Sonsöz ise Bedrettin Dalan'a ait: "Halk arasında meşhur bir söz vardır: Sen koyun olduktan sonra 'kasap'a niye kızıyorsun? diye. Türkiye'de bugün siyaset yaptığını zanneden birçok kişi, aslında uygulanmakta olan kontrollü bir siyasetin piyonudur. Türkiye'de herkes ne olacak bu memleketin hali diye sorar. Oysa bu memleketin bu hale gelmesinde hangi yanlışlıkları yapmışız, önümüzde hangi tuzaklar var bunları hiç kimse sorgulamaz. Bu kitabı okurken ümit ediyorum herkes kendine düşen payı alacaktır. Ünal Bolat'ı bu samimi ve başarılı çalışmasından dolayı tebrik ediyorum. Evet... Siz de sorgulayabilirsiniz..." *** Ünal Bolat kitabın girişinde şöyle haykırıyor okuyucusuna: "Film bitti. Gözlerinizi açın... İçinde bulunduğunuz ortamı da bu film karelerinden uygun bir yere monte ettikten sonra, kendinizi bir insan olarak, bir birey olarak, sinemadan çıkmış ve hayata dönmüş kabul edin. İnin şimdi o muhayyel fildişi kuleden. Ayaklarınız yere bassın. Ve bir Türk çocuğu olarak, tarihe yön vermiş bir milletin genlerini taşıyan kanı asil biri olarak, bu kez çıplak gözle bakın içinde yaşadığınız dünyaya ve ülkenize..." Ünal Bolat sinemadan çoktan çıkmış ve gördüklerini, rahatsızlıklarını, okuyucusunun "rahatsız" olacağına aldırmadan, yalın ve etkili bir biçimde ortaya koymuş... Gücün kimde olduğunu öğrenmek adına cesaretiniz varsa, "Güç Kimde?" sizi okuyucu olmaya davet ediyor...