Tek tip zihniyeti' üzerine bir meselem daha var. Allah aşkına söyleyin; okul defter ve kitapları niçin kaplanır? ..... Araya boşluk koydum ki, biraz düşünelim... Aklımıza ilk gelen ve aslında o tek tip zihniyetinin, hepimizin üstüne sinen refleksiyle ileri süreceğimiz basmakalıp bir cevaba takılmayalım diye... ..... Ben epey düşündüm. Bir tek "mantıklı gibi" ama kıytırık bir sonuca vardım: Etiket yapıştırabilmek için! Tabii orada da etiket problemi ortaya çıkıyor. Kaç tane çocuğun defteri veya kitabı kaybolmuştur da, üzerindeki isim-soyadı yetmemiş ve okul numarası ve sınıfı da dikkate alınarak sahibi aranmıştır. Ve eğer bir çocuk defter ve kitabına sahip çıkamıyorsa, asıl problem bu değil midir? Kapaktan sonraki ilk sayfanın sağ üst köşesine efendi gibi yazılacak bir isim-soyadı yetmez mi? ..... Bu kaplama meselesi, giderek daha çok asabımı bozuyor çünkü... Çünkü cicili bicili kitap ve defterlerin o gerçekten kaliteli, emek verilmiş kapak dizaynları, suç unsuru varmış gibi saklanıyor. Yahu, o tasarımlara kafa şişiren grafikerlere yazık. Her yıl defter alırken, oğlumla birlikte kapaklarına dikkat ediyoruz. Özellikle o sıralar kendisine cazip gelen bir konudaki resim ve grafiklerin olduğu defterleri seçiyoruz. Sonra eve gidip, yine desenli ve yine oğlumun zevkine göre seçtiğimiz kap kağıtlarıyla kaplamaya uğraşıyoruz. Gerçi el işçiliğini seviyorum. Her ne kadar üç-beş kaplamadan sonra yorulup bıkıyorsak da, "anlamsızlık" feci halde canımı sıkıyor. ..... Buldunuz mu bir şey? Mantıklı bir cevap? Kitap ve defterler yıpranmasın diye... Hadi canım... Bir kitabı ve defteri kullanmayı öğretemiyorsak, içindekileri öğretebilmek mümkün mü? ..... "Ölü Ozanlar Derneği" geliyor aklıma... Acaba, diyorum, bir tane marjinal öğretmen veya müdür çıkıp cesaret edemez mi "Bir de böylesini deneyelim. Defter kitap kaplamak yasak!" demek için. ..... Bıktırarak, nefret ettirerek, dayatarak nereye varacağız? Çocuklar bu saçmalığı yemiyor halbuki... Yani eskisi gibi, "Yaptırdıklarına göre bir sebebi vardır" iyi niyeti içinde değiller. İdare ediyorlar sadece... Üstelik usulünce iğnelemeyi de ihmal etmiyorlar: "İyi de baba, senin kitaplığındaki kitaplar niçin kaplı değil?" ..... Haklısın oğlum... Bu kaplama işi tuhaf. Hatta... Bence de saçmalık!..