Komik olan ne?

A -
A +

Ne dediği anlaşılmayan malumatfuruş tarihçimiz Murat Bardakçı, bir önceki hafta Cüppeli Ahmet Hoca ile yapılan programdaki halini eleştiren seyirciye, "Sana ne, istediğime kıkırdar, istediğime surat asarım" diyor ve kendi programının daimi konuklarına dönüp, "Yahu, siz olsanız, altınıza iş...., adam komik ne yapayım" diyerek nezaketinin çapını sergiliyor. Ahmet Ünlü Hoca da, gayet samimi bir şekilde "Murat Abi..." diyerek, Bardakçı'ya önyargısız bir saygı ve muhabbetle davranıyordu oysa... Halkın büyük kesimi kıyafetini yadırgasa ve o manzaradan ürkse de, Ahmet Hoca gayet aklı başında, ilmi, seviyeli bir üslupla anlatıyordu derdini. Derdi ne ola ki; elbette insanı ahirette kurtaracak yolun esasları... Fakat şunu düşünüyorum, acaba sempatik Hoca, genel alışkanlıklara uygun bir kıyafetle yaşasaydı o programa çıkarırlar mıydı? Bu soruyu lütfen düşünün. Yine de yıllardır "irtica geliyor" hezeyanlarına malzeme yapılan ve halkın korkup çekinmesi için karalanan bu geleneksel kıyafet ve hayat modeli, Ahmet Hocanın samimiyeti ve sempatisiyle, üzerindeki önyargıları kaldırdı sanıyorum. *** İnançlı olmanın güzelliği ve handikabıdır; insani kusurlar bir türlü yakıştırılmaz... Yani dindarım diyorsanız, yaşamamalısınız. Hata yapmamalısınız. Bu tuhaflığı iddia edenlerin her türlü haltı yemeleri normal; çünkü zaten onlar çağdaş! En ufak bir eleştiride, "Biz de Müslümanız kardeşim" diye sızlanırlar ve fakat İslamiyeti kendi çarpık yaşayışlarına en güzel uyduran, reformist, peygamber tanımaz, mealci zümrenin kucağına otururlar... Onun için diyorum, Ahmet Hoca'nın kıyafeti onlar açısından "arıza" teşkil etmeseydi acaba saatlerce konuştururlar mıydı? Çünkü onların ekranı, "modern din adamları"na açıktır. *** Her şey suiistimal edilebilir. Fakat suiistimal edilen konu din ve tarih ise, kimi dinlediğimize, kimi okuduğumuza dikkat etmek ve karşı çıkmak zorundayız. İsimlerin başındaki unvanlara veya şişirilmiş cv'lere itibar etmemeliyiz. Çünkü kapı gibi akıl ve mantığımız var. Karşınızdakinin veya ekrandakinin yüzüne, eğer kitapsa baktığınız satırların samimiyetine kalbinizi şahit tutun. Kalp, akla ve mantığa yol veren üstattır... "Allah rızası için" çırpınanla, dünya için didineni kalbiniz ayırt eder... ∞∞∞ Sayın Bardakçı, keşke komik olsa... Kabalığın yanında daha tahammül edilebilir çünkü...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.