Mazotun gücü...

A -
A +

1976'da Adapazarı'ndan İstanbul'a taşındığımızda, ilk işimiz telefona müracaat etmek olmuştu... Onaltı daireli apartmanda telefonu olan daire sayısı ya iki ya da üçtü... Bizim bekleyişimiz sürerken ablamlara telefon bağlandığını öğrendiğimizde çok sevinmiştik. Sanki son model bir otomobil almışlardı... Sıra bize de gelecekti... Geldi de... Rahmetli Özal'la birlikte... Hani cep telefonu diye yırtınan ve o zamanlar kendisini anlamakta zorlandığımız o tonton devlet adamımız... On küsur sene telefon bekledik. Ve bağlandı... Ama o gün telefona müracaat edene de ertesi gün telefon bağlanabilir haldeydi Türkiye... Nasıl olmuştu peki? Biz niye yıllarca beklemiştik? Bir anda teknolojik bir gelişmenin sonucu muydu bu? Hayır. Rahmetli Özal köhnemiş bir zihniyeti silkeleyivermişti... *** Özal neciydi? Sağcı mı? Solcu mu? Liberal mi? Köktendinci mi? Her şeyle suçlandı... Utanmadan hâlâ bile suçlayanlar var. Özal'ı herhangi bir şeyle suçlayanlar, o herhangi bir şeyin tersinden nemalananlardır diye inanıyorum. *** Ben devlet adamının, ülkemi yönetecek ve beni iyi yaşatacak devlet adamının benim gibi düşünmesini, benim gibi inanmasını şart görmüyorum. İstediğim sadece özgürlük... İstediğim sadece refah... İstediğim sadece medeniyet... Neye nasıl inanırsa inansın... *** Yıllarca bize adam gibi yaşamayı çok gördüler... Haberleşmeyi çok gördüler... Ulaşımı çok gördüler... Halkın içinden bir Cumhurbaşkanını çok gördüler... Çok gördüler çünkü o zaman daha rahat yönetiyorlardı. Daha rahat sömürüyorlardı. *** Afişlere bakıyorum... Bütün partiler Türkiye'yi kurtarmaktan bahsediyor... Ufuk yok... Hedef yok... Proje yok... Yenilik yok... Ağızlarından saçılan köpükler, billboardlardan süzülüyor adeta... Çapsız vaatleriyle beni, vatandaşı enayi yerine koyuyorlar... *** Haftaya bugün, daha huzurlu, daha umutlu, daha özgür bir Türkiye'de olmayı diliyorum. "Benim işçiiiim, benim köylüüüm..." diye başlayan patavatsızlıklara bu millet prim verirse, oy uğruna, ikbal uğruna savaş çığırtkanlığı yapanlara bu millet yol verirse, demokrasiye balans ayarı yapmak için yanıp tutuşanlara bu millet alkış tutarsa... Velhasıl arzuları yerine korkularına boyun eğerse bu millet... Mazotu 1 YTL'ye alırız o zaman... Mazot eker, mazot biçeriz. Mazot her şeyi halleder...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.