Nerede yanlış yaptık?

A -
A +

Kadı Hızır Çelebi Hıristiyan bir mimarın şikâyeti üzerine padişah Fatih Sultan Mehmed'i mahkemeye çağırıyor... Fatih Sultan Mehmed'i... Adalet çağırdığı zaman Sultan Mehmed bir fert olarak gidiyor mahkemeye... Belki farkında olmadan mahkemenin başköşesine doğru ilerleyince, Hızır Çelebi azarlıyor: -Oturma Beyim. Hasmınla yüzleşmek üzere mahkeme huzurunda ayakta dur! Hatasını anlayıp toparlanıyor koca Sultan... Ve karar: Kısas... Yani Padişah'ın aleyhinde bir karar. *** Bilindik bir tarihî vakıa... Hani şu gerici, bağnaz, zevk ve sefa düşkünü Osmanlı'nın tarihinden küçücük bir vakıa! *** Ne Fatih, ne Yavuz, ne 2. Abdülhamid Han... Hepsi öldüler... Hiçbiri yok. Camileri, medreseleri, çeşmeleri, köprüleri, tren yollarını, su yollarını, hastaneleri, üniversiteleri... Sanatı, edebiyatı... Kahramanlığı... Ve ama hepsinden daha önemlisi "adaleti" miras bırakıp gittiler. *** "Reddi miras" ettik. Halt ettik. Üç kıta yedi iklimde rahmetle anılan "Osmanlı Adaleti" karşısında, bir Osmanlı evladı olarak bugünkü "hukuk" tartışmalarını utançla izliyorum. Akıllarına "ölüm" gelmeyen ve statükoculuğu "çağdaşlık" diye yutturmaya çalışan bağnazları... Biz nerede yanlış yaptık?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.