Okumanın rotası

Bir zamanlar ebeveynler "Teksas-Tommiks" okuyor diye çocuklarını azarlardı... Boş işlerdi umumun nazarında kovboyların, kırmızı urbalıların, Kızılderililerin maceralarına dalmak... Ama yine de önemli bir kitlenin bu sayede "okuma alışkanlığı" kazandığına inanıyorum... Yerli kahramanlarımız "Karaoğlan"lar ve "Kara Murat"lar vardı ama, kahramanlıklarından çok çapkınlıkları tiraj yapardı. Bu zevzekliğin de tarihe karşı bakışımızı yıprattığını düşünüyorum... Allah'tan bir kısım aklı başında "Çocuk Dergileri" bu kahramanlarımızın itibarını iade etti de, onların aklı uçkurunda serseriler değil, vatan-millet sevdalısı yiğitler olduğunu öğrenme fırsatı bulduk... Şimdi internet çağında çizgi roman okumak da tarihe karışmış bulunuyor... *** Okuma alışkanlığı kazanmak ve okumayı sevmek belki birinci adım... Sonrasında neleri okumak gerektiğine de kafa yormak gerekiyor... Sadece pembe diziler, polisiye romanlar, popüler kitaplar, "Okumuş Adam" olma sıfatını vermiyor maalesef... Bu topraklar üzerinde yaşayan herkesin, kendisine yani tarihine ve coğrafyasına karşı asgari bir donanıma sahip olması ideal olanıdır. Bu coğrafyanın tarihini, jeopolitik önemini, milletimizin üç bin yıllık yolculuğunu, düşmanlarımızın bize niye düşman olduğunu bilmeden, popüler kültürün kucağında uyumak, bizi çapsız siyasetçilerin sloganlarını tartışmaya ittirir ki, başımıza ne geldiyse bu yüzden gelmiştir... İnsanları "sürü" haline getiren, güdülmeye hazır hale getiren bu temelsizliktir. Belki böyle olmamız da özellikle isteniyordur. *** Yılmaz Öztuna'nın "93 ve Balkan Savaşları/Avrupa Türkiyesi'ni Kaybımız/Rumeli'nin Elden Çıkışı" ve Mahir Kaynak ile Ömer Lütfi Mete'nin hazırladığı "Dünyayı Kimler Yönetiyor" kitaplarını karıştırırken, "Okunması gereken ne kadar çok kitap var!" endişesine kapıldım... Okunacak çok şey varken, bu okuma zamanlarını değersiz veya daha az değerli metinlere harcamak, zaman israfından başka bir şey değil... Onun için... Okuma alışkanlığı... Okuma aşkı... İşin birinci basamağı... Sonrasında önemli olan nelerin okunacağı... Çocuklarımıza ve gençlere bu alışkanlığı kazandırmakla iş bitmiyor... Kendilerinin, bu vatanın ve milletin hayrına olacak bir istikameti gösterebilmek de her ana-babanın ve öğretmenin temel görevidir... *** Maalesef çok satan kitaplar "Allah korkusunu, vatan-millet sevgisini, güzel ahlakı" vaaz etmiyor... Çok seyredilen bar-pavyon-fuhuş ve dedikodu dolu magazin programlarının hiçbir işe yaramadığı gibi...