Futboldan anladığım söylenemez. Askerdeyken yakın arkadaşım Haluk eline kalem kağıt alır, Fenerbahçe için ideal kadrolar kurar, maç öncesi analizler yapar, maç başlarken de kadroya bakıp çeşitli eleştirilerde bulunurdu. Ne dese doğru çıkardı işin garibi. O zaman hem ona, hem de futboldan anlayanlara sorardım, bu nasıl oluyor diye. Yani milyonlarca dolar alan teknik direktörün çuvalladığı yerlerde, taraftarların daha doğru teşhis koymasını halâ anlayamıyorum. "Av Mevsimi"nden bahsetmek istiyorum. Newyork'ta Beş Minare rezaletinden sonra, iyi yönetmen, iyi kadro ve iyi pazarlanmış bir film iyi gelecekti... Hevesle gidip seyrettim. Kameranın arkasına meraktan bile geçmişliğim yok. Senaryo da yazmadım. İhtisasımı "seyircilik"te yapıyorum anlayacağınız. Şimdi seyirci olarak altını çizeceğim yanlışlar, bu kadar iyi bir kadroya rağmen nasıl yapılır, futboldaki şaşkınlığım gibi, çözmekte zorlandığım bir problem... Film gereksiz yere uzun. Rahat rahat 10-15 dakika fazlalığı var. Filmin neredeyse orta yerinde, sonunu tahmin ediyorsunuz. Deli İdris'in (Cem Yılmaz), Battal Çolakzade'nin (Çetin Tekindor) malikanesinden çıkarken tuvalete girmesi ve sonrasında görmemesi gereken bir odaya dalıp hasta kızla karşılaşması düğümü çözüyor. Düğümü çözülmüş bir filmin sonunda Ferman'ın (Şener Şen) Battal Çolakzade ile uzun uzun sanki sürpriz ve karışık bir sonu tahlil eder gibi geyiğe girişmeleri ise tam bir fiyasko... Yönetmenin "ustalık sergilemek"le, "kuş kondurmak" arasında sıkışıp kalmış fantezileri ise filmi ağırlaştırmaktan başka işe yaramamış... Yahu, filmin başındaki dere/bataklık ve kesik kol atraksiyonu sıkı ve çetrefil bir kurgu için heyecanlandırıyor insanı ve fakat akılda kalan tek şey Cem Yılmaz'ın "Haydee" türküsü... Çok fazla star, başrol kimin belli değil formülü, Hollywood için "garanti gişe" kolaycılığı; bunu biliyoruz. Demek ki bu hastalık bize de sirayet etmiş... "Hatır"ın bir süresi var; Şener Şen gibi, Çetin Tekindor gibi ustaların, Cem Yılmaz gibi popüler isimlerin arkasına sığınılmış görüntüsü insanın içini burkuyor... Velhasıl... Kadroya bakıp gaza gelmemek lazım...