Ekonomik durgunluk, son yıllarda özellikle gelişmiş ülkelerde sıkça telaffuz edilen bir durum. Deflasyon ise, eksi enflasyon da diyebileceğimiz şekilde, fiyatlar genel seviyesinin nominal olarak azalması. Yani şirketlerin kârlarını, ekonominin gelir düzeyini azaltan, işsizliği artıran, devamı halinde de durgunluğa yol açan istenmeyen bir gelişme. Dün ABD Merkez Bankası (FED) yüzde 1 olan kısa vadeli faiz oranlarını değiştirmeyeceğini açıkladı. Gerekçe olarak da ekonominin canlanması için deflasyona karşı tedbir alınması gerektiğini belirtti. 2001 yılından itibaren Fed tam onüç defa faiz indirdi. Büyüme sinyalleri FED'in raporunda, ABD ekonomisinin yılın ikinci yarısında yüzde 4-5 gibi büyümesinin umulduğunu görüyoruz. Ekonomilerindeki canlanma belirtileri ABD'lileri sevindiriyor. Analistlere göre FED, işsizlik oranları azalıp, enflasyon belli bir yere çıkıncaya kadar faizleri düşük tutmaya devam edecek. Ayrıca da dünyadaki ticaretin yüzde 70'den fazlası ABD doları cinsinden yapılıyor. Onların ekonomisindeki her menfi gelişme, belli bir süre sonra küresel ekonomiyi, -tabii Türkiye'yi de '-' etkisi altına alacaktır. Yaman çelişki Dikkatinizi çekmek istediğim bir nokta ise ABD Merkez Bankası (FED) ile T.C. Merkez Bankası (TCMB)'nın hedef ve öncelikleri arasındaki fark. Tanım olarak her iki kurumun da amacı aynı. Enflasyon odaklı çalışarak, fiyatalar genel seviyesini istikrara kavuşturmak. Gelin görün ki, TCMB enflasyonu düşürmek için uğraşıyor, eksi enflasyona seviniyor iken, FED'in enflasyonun biraz yükselmesini umud ediyor olması. Benzerlik ise, her iki ülkede de Merkez Bankalarının, "enflasyon hedeflemesi"ne geçmelerinin gerekip gerekmediği. Görüldüğü gibi, modern ekonomide yüksek enflasyon çok ciddi bir hastalık ama sıfır enflasyon da çok tercih edilir bir durum değil. Yukarıda "çelişki" vurgusu ironi amaçlıdır. Aslında temelde iki Merkez Bankası da aynı amacı güdüyor. Fiyatlar istikrarı sağlayarak, enflasyonu, her iki yönde de büyümenin önünde engel olmaktan çıkarmak. Umarız her ikisi de başarılı olur, zira her iki ekonominin de bizim refahımıza etkisi- değişik miktarlarda da olsa- vardır.