ABD ekonomisi, hâlâ durgun

İki üç yıldır devam eden ekonomik durgunluk Amerikayı bir hayli rahatsız ediyordu. Düşürülen faizlere rağmen tüketim artmıyor, işsizlik büyüyordu. Hatta ülkenin cari açığı, başka ülkeler için tehlikeli sayılabilecek boyutlara, Milli Gelir'in yüzde 4'üne ulaşmıştı. Irak'ta patlayan ( patlatılan ) savaş ile ekonomisinin canlanacağı beklentisi vardı. Bir rivayete göre, ABD'nin dünya jandarmalığına soyunup her yere tehditler göndermesinin bir sebebinin de bir türlü aşılamayan durgunluk olduğu söyleniyordu. ABD Doları'nın son aylardaki değer kaybı da ABD ekonomisini yeterince canlandırmaya yetmedi. FED, faiz indirimine gider mi? ABD Merkez Bankası defalarca faiz indirimi yaparak son üç yıldaki durgunluğa çare olmaya çalıştı. Halihazırda kısa vadeli oranlar % 1,25 (yıllık) ile son 40 yılın en düşük düzeyinde. Yeni bir indirimin sinyalleri de ABD'den gelmeye başladı. Faizlerin yüzde 1'e indirilmesi konuşuluyor. 2004 yılında başkanlık seçimi de olacağını düşünürsek, mevcut yönetimin ekonomiyi canlandırmak, yani halkının yüzünü güldürmek için önemli adımlar atması gerekecek. Euro bölgesinin genişlemesi, yani Euro kullanan ülkelerin artması, halen rezerv para olarak rakipsiz görünen ABD dolarını da tehdit ediyor. Unutmayalım ki, Amerika ekonomisini güçlü kılan önemli faktörlerden birisi de dolar ihracıdır. Dolar'ın tahtı sallanırsa... Rezerv para, ülkelerin Merkez Bankalarının veya diğer bankaların ellerinde tuttukları yabancı para birimi cinsinden kıymetlerdir. Bugün için birçok ülke rezervlerini dolar cinsinden tutuyor. Dünya ticaretinin üçte ikisi de dolar ile yapılıyor. Türkiye gibi ülkelerde ise dolarizasyon var. Yani, günlük hayatta insanlar varlıklarını, gelirlerini dolar ile hesaplıyorlar. Resme bütün olarak bakınca ne görüyorsunuz?. Müthiş bir dolar talebi değil mi?. İşte bu talep, ABD'nin ekonomisini ayakta tutan unsurlardan birisi. Euro gün gelip de doların yerine rezerv para olmaya başlarsa, yani "dolarizasyon" teriminin yerini "eurizasyon" alırsa, tehlike çanları çalabilir ABD için.