Ak Parti iktidarının ekonomideki acemiliğinin en belirgin noktası, verdikleri çok başlı görüntü olarak belirginleşmişti ilk zamanlarda. IMF, kurlar, enflasyon konularında veya nemaların ödenmesinde her seferinde farklı bir bakandan farklı şeyler duyabiliyorduk. Ali Coşkun, Abdullatif Şener, Kürşat Tüzmen, Kemal Unakıtan ilk anda akla gelen isimler. Doğal olarak bir de Başbakan. Oysa Hükümet açıklandığında önümüze konan listede ekonomiden sorumlu Bakan olarak Ali Babacan ismi vardı. Yani bizler hükümetin ekonomi politikasını Sn. Babacan'dan dinleyecektik. IMF konusunda hükümetin tavrı nedir, kur-faiz dengesi hakkında ne düşünüyor, istikrar programına uyum hakkında çekinceleri var mı sorularının cevabını verecek kişinin Hazineden (ekonomiden) sorumlu devlet bakanı olması bu işin icabıydı. Zaten hükümete karşı alttan pompalanarak artan bir güvensizlik ve "bunlar bu işlerden anlamaz" kanaati yaygınlaşıyordu. Dedikodunun panzehiri O tarihlerde bir yazımda biz ekonomiyi şundan bundan değil, Ali Babacan'dan dinlemek istiyoruz demiştim. Yani ekonomi bakanından. Piyasanın da ihtiyacı böyleydi. İnsanlar kimin ağzından çıkanı referans alacaklarını bilmek istiyorlar. Beşinci gözden geçirme görüşmeleri ile birlikte Sn. Babacan'ın piyasanın önüne çıkıp daha çok konuştuğunu, bu arada diğer bakanların da ekonomik ahkam kesmediklerini gözlemlemeye başladık. IMF, cari açık, enflasyon, faiz dışı fazla, ek tedbirler konularında Babacan anlatmaya, bizler de dinlemeye başladık. Hükümetin ekonomik hedeflerini, tedbirlerini birinci ağızdan öğrendik. Üstelik de şahsî görüş şeklinde değil, hükümetin görüşü olarak. Yatırımcı, borsacı, bankacı hükümetten bilgiyi alabildiği oranda dedikodular daha az prim yapacaktır. Hükümet, Ekonomi Bakanı vasıtasıyla bundan sonra da piyasa ile iletişimine devam ederse faydasını görecektir. Ek vergi fazlasıyla geldi Faiz dışı hedefine ulaşmak için hükümetin ihityaç duyduğu motorlu taşıt ek vergisi yeniden yürürlüğe girdi. Önceki kanunda vergi ödemeyenler de kapsama girdi. Bütçeye 1,1 katrilyon TL gelir getirmesi beklenen vergi, faiz dışı fazla hedefi konusundaki endişeyi azaltacaktır.